Bakın uyarmadı demeyin.. Yarın saat 10.00 da, sadece ekran başında, atv önünde olmanız yetmez. Varsa kayıt cihazınızı da mutlak hazır edin.. Öyle bir Yaşamdan Dakikalar çektik ki, bu hafta.. Aslında yanlış.. Bütün yayın formatını bir kenara atıp, bir "Yaşamdan Nağmeler yaptık" aslında..
İstanbul Musikisi.. Osmanlı'yı ve Cumhuriyeti birlikte yaşamış o mozayık kuşağın, o Selahattin Pınar, Artaki Candan, Aleko Bacanosların bir arada meşk ettikleri o musikiyi artık yeniden üretmek imkansız.. Olanları yaşatırsak ne mutlu..
İşte Hakan Benek'in görüntüleri, İncila Bertuğ'un anekdotları ve Binnaz Çelik (Kemençe) Güray Çelik (Kanun) ve Emrullah Şengüller (Viyolonsel) refakatinde Şevval Sam'dan İstanbul Musikisinin en güzel örneklerini izlemeye doyamayacak, tekrar tekrar izlemek isteyeceksiniz..
Ben dinlerken iki kere vuruldum..
Pazar Babalar Günü.. Sanatçıların seçtiği şarkıların biri, Yesari Asım'dan.. Yesari babamın en sevdiği sanatçıydı.. Şevval'in söylediği "Ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır" da en sevdiği şarkı.. Ve bu şarkı babam için yazılmıştı sanki.. Annem 1966 martında, 44 yaşında öldü.. Babam da ayni gün öldü aslında.. Annemsiz yaşamayı kabullenemedi.. İki sene sonra, nihayet buldu ömrü, annemi severek.. Şarkıyı, Babalar Günü'nde babama armağan ettim..
Derken, bir Sadettin Kaynak'a girdi, Şevval.. Van'da, 3 yaşında iken kulaklarımda ilk iz bırakan, annemin sesiyle hatırladığım şarkı..
13 yaşında evlenip terk etmiş aile ocağını.. Kilis nire, Edirne, Van nire.. Sık sık söylerdi, mutfakta yemek pişirirken, oturma odasında kazak örerken.. Sokakta oynarken, açık camdan duyardım annemin yanık sesini..
"Yad eller aldı beni/ Gurbete saldı beni!.."