Bana gelen kitapları dörde ayırıyorum.. İlki kendime.. "Bunları okumam ve yazmam gerek" diye.. İkinci ve üçüncüler Öcal Ağabeyim ve Begüm'e.. Sağ olsunlar, kitap tanıtımında bana yardımcı oluyorlar biliyorsunuz. Dördüncü ve asıl yüklü gurup da, başta bizim Kilis Hacılar köyündeki Hıncal Uluç adı taşıyanı olmak üzere, okullara.. Hacılar Köyüne çok kitap gidiyor, hocam sadece öğrencilere değil, köylü kardeşlerime de dağıtsın diye..
Şimdi bunların içinde en torpilli olanlar kendime ayırdıklarım.. Yazarları dostlarım, konuları özel merakım oldukları için.. Evimde ve işimde baş ucumda duruyorlar, hemen elden geçip yazılmak için..
Nerde.. En bekleyenler onlar oluyor sonunda..
Bu sabah bir baktım "Öncelikle yazılacaklar" diye ayırdıklarım dağ olmuş.. Üçünü yeniden ayırdım, bugün için..
En tepede "Lezzetli Sohbetler!.." Hayattaki en sevgili dostlarımdan Ahmet Örs'ün Sabah cumartesi ekinde yayınlanan gerçekten çok lezzetli yemek sohbetlerinin derlemesi.. Ahmet gerçek bir gurme, gerçek bir uzman ve de harika bir gazeteci.. Bunlar bir araya gelince, sohbetin lezzet dolu olması doğal değil mi?. Onunla özellikle yurt dışı gezilerinde Avrupa'nın en klas restoranlarında bir arada olduk.. Yemek nedir, nasıl yenir, inanın o gezilerde Ahmet'ten öğrendim.. Sabah o lezzetli sohbetleri niye durdurdu, hâlâ anlamam..
Rakı Nights .. Adına bakmayın, kitap Türkçe.. Ve de müthiş iddialı bir kitap..
Almanya'da yaşayan iki dostum Ahmet Ayberk ve Fatih Akerdem hazırlamışlar. İkisi de Frankfurt'un dünyaca ünlü ünlü barmenlerinden..
Kitabın iddiası.. Rakı, uzun çilingir sofralarının içkisi olarak bilinir.. Fatih ve Ahmet, rakıyı kokteyllere dönüştürerek, mezesiz de içilebilen sosyal içkiye dönüştürüyorlar.. Geçenlerde alkol üzerine en ünlü gazetecilerimizden Mehmet Yalçın Milliyet'teki köşesinde "Rakının zincirlerini kırın" diyordu. "Her türlü çeşniye kapalı tutulan Türk rakısı yeni tatlara açılamıyor. Rakıyı aromalandıramazsak, geleceği karanlık" diyordu.
Rakı Nights, aydınlığı getiriyor işte.. İki usta barmen, hafif, orta ve ağır rakılı olmak üzere üçe ayırmışlar kokteyllerini.. İçkiden anlamam, ama kokteyl tariflerine şöyle bir baktım.. Müthiş şeyler var.. Bence bu kitap alınmalı, bu kokteyller denenmeli.. Bu işi de en başta sevgili Mehmet Yalçın yapmalı.. ..
Ve de her evde olması gereken bir kitap.. Evin İlyasoğlu en güzel eserini hazırlamış bana sorarsanız.. Kitap ne zamandır önümde.. Ne zamandır kaç dostuma da alıp hediye ettim, ama elim değip yazamadım.. Yazmama da gerek yokmuş zaten.. Evin'in kitabı "Best Seller" olmuş bile.. Listelerin başına geçmiş, ikinci baskıyı yapmış.. "Zaman İçinde Müzik" diye bir kitabın best seller olması ne güzel değil mi?..
Evin, antik Yunan'dan başlıyor anlatmaya müziği, günümüze getiriyor.. Ve de nasıl hoş, nasıl herkesin anlayacağı dille, nasıl kolay okunur bir üslupla..
İster açın başından sonuna, bir müzik romanı gibi okuyun, ister merak ettiğiniz konuları seçin, ansiklopedi gibi bakın.. Öylesi.. Daha da güzeli.. Kitapla birlikte 10 da CD veriyor.. 12 saatlik bir müzik arşivi.. Kitapta okuduklarınızın örnekleri bu CD'lerde.. Barok müzik mi okudunuz.. Açın CD koleksiyonunu Vivaldi'nin İlkbahar'ını dinleyin.. Çağdaş Türk Müziği mi dediniz?.. Ahmet Adnan Saygun'un Köroğlu güzellemesi Ayhan Baran'ın sesinden emrinizde..
Evin harika bir iş başarmış.. Gerçekten harika.. Alın Evin'i, gömülün müziğe, boş vaktiniz bir rüyaya dönüşsün..