YÜZÜ geriye dönük oturan Murat "Aman" diye çığlık attı.. Ercan dikiz aynasından dehşeti görüp ani bir hamle ile arabayı sola fırlattı, Allahtan solumuzda mesafe vardı..
34 ZF 7886 plakalı beyaz minibüs sağımızdan hışım gibi geçti..
Cuma gecesi.. Sinemadan çıkmışız.. İstanbul artık Paris.. Hele tatil geceleri, 24 saat yaşıyor.. Trafik yoğun.. Minibüs bizi geçti sağımızdan, onun önündekini soldan.. Sonra tekrar sağdan.. Sanırsınız bir Hollywood filminin takip sahnesi çekiliyor, ama takip eden falan yok..
Müthiş bir hızla, Kış Oyunları'na taş çıkaran slalomlar yaparak gözden kayboldu araba..
Böyleleri kaza yaptı mı, sadece kendilerini götürmezler.. Çarptıkları arabada da hayatta kimse kalmaz.. 5 ölü, 10 ölü diye kazalar nasıl olur sanırsınız?.
O gece eve dönene kadar sinirlerimiz yatışmadı. Şimdi bu yazıyı yazıyor değil, Teşvikiye camisinde bizler için okuduğunuz Fatiha'yı dinler olabilirdik.