HER yıl ağustos sonu, eylül başında benim medyam ayni haberi tezgâha koyar..
Kayıt için bağış alan okullar.. Öyle anlatırlar ki, sanırsınız müdürler bu parayı alıp ceplerine atıyorlar..
Bir gazete, bir televizyon haberin derinliğine girmez.. Bağış niye istenir araştırmaz..
Çünkü popülizme aykırı düşer, "Ey ahali, okul bu bağışı almaya mecbur, yoksa, çarkı çeviremez" demek..
Camilerin elektrik, suyu parasızdır. Ama okul bu parayı ödemedi mi, cart diye keserler.. Yakıt parası?.. Temizlik parası?.. Güvenlik parası?.. Ivır zıvır bir yığın masrafın parası?..
Devlet yollamaz.. Okul yönetimi okulu açık tutma zorunda.. O zaman nerden gelecek para?.. Çalacaklar mı?.
Bağışı durmadan yasaklayan Milli Eğitim Bakanlarının gözünde de ayni popülist gözlük var..
Biri çıkıp "Bağış alma.. Ben masraflarını yollarım" diyebiliyor mu?..
Geçiniz.. Böyle yönetici.. Böyle medya..
Vay benim köse sakalım!..