Ne kadar güzel bir hafta sonu geçirdik, Kazım Baba ile.. Los Angeles'ten gene 40 gün 40 gece için geldi İstanbul'a.. "İlaç gibi geliyor bu geziler" der hep.. "Motoru sıfırlayıp dönüyorum.."
Cumartesi onu aldım.. Önce Şişli Meydanı'na gittik.. Okay Temiz, Şişli Belediyesi çöpçüleri ile bir perkusyon gurubu kurmuş.. Konteyner kapaklarını vuruyorlar. Plastik arabalara hem vuruyor, hem kapaklarını açıp kapıyorlar. Tırmık, çatal ve kürekle de taç zemini hışırdatıyorlar.. Ne kadar şirindi, görmeniz gerek.. Başkan Mustafa Sarıgül dayanamadı, attı ceketi, sıyırdı gravatı, geçti çöp kutusunun başına.. Remzi Gencer ve Erdoğan Ünsever bir de Sarı Gelin söylediler ki.. Servis yapanların kentli ile bütünleşmesi.. Kucaklaşması.. Sarıgül niye farklı.. Şimdiden yurtiçi ve dışından, evet dışından, tonla davet almışlar..
Sonra ver elini Galata Köprüsü..
Kazım'ın da benim gibi ne anıları var, bu eski köprüde.. "İstanbul Tasarımla Buluşuyor" fuarı.. Ben daha önce gezmiş ve yazmıştım ya.. Kazım da bayıldı.. Sonra Nil bizi aldı karşıya geçirdi.. Çanak diye bir yer.. Üç kat.. Mangalda kuru fasulye.. Etli, pastırmalı, sade.. Sonra bıçakla kes ye, Silivri yoğurdu.. Tabii pilav ve de turşu.. Ye Memet ye.. Böyle bir lezzet olmaz.. Manzara da harika.. Hele üst katta iseniz.. Yolunuzu Balat'a düşürün.. (0 212 621 58 35 ya da www.mangaldakurufasulyte.com) ve de üzerine bir irmik helvası da yiyin..
Pazar sabahı gene Galata yolunu tuttuk.. Bu defa Köprü değil.. Rıhtım.. İstanbul Bienali ve İstanbul Modern'de Çekim Merkezi Sergisi.. Bienal bu yıl 9 ayrı merkezde.. Biz açılışı 5 nolu Antrepo'da yaptık..
En çok hatrımda kalan şey, duvardaki bir deyiş.. Bizde tanınmaz.. Ünlü bir Sitcom kahramanıdır.. Al Bundy.. Demiş ki..
"Sanattan anlamıyor olabilirim, ama neden zevk aldığımı adım gibi bilirim.."
Benim yıllardır anlatmaya çalıştığım şey.. Sanat sadece anlayanlar değil, herkes içindir. Herkesin kendi zevki için.. 5 nolu Antrepo'yu gezerken, şunu fark ediyorsunuz şiddetle.. Sanat yetenekten kopuyor.. Daha doğrusu Modern Sanat.. Orada gördüğünüz hemen her şeyi siz de yapabilirsiniz.. Ama orada sizin adınız yok. Dünyanın öbür ucundan gelen birinin adı var.. Niye?..
Çünkü o düşünmüş, önce..
Sanat, günümüzde, yetenek değil, yaratıcı zekâ... Bir şey düşüneceksiniz.. Onu ilk düşünen siz olacaksınız..
Haa.. Yaptığınızı beğenen çıkar mı?.. Orasını da Al Bundy söylemiş işte.. Siz yaratmakta ne kadar özgürseniz, algılayan da beğenmekte o kadar hür..
The Wall Street Journal, dünyanın en ünlü iki ekonomi gazetesinden biri.. 12 sayfalık bir ilave verdi, Bienal'in açıldığı cuma günü.. "Kolay.. Bastır parayı yaptır ilaveyi.." Öylesi değil.. 12 sayfa içinde bir tek Türk firmasının reklamı yok.. Yani ilavenin Türk sponsoru yok. Adamlar kendi reklamlarını kendi kurumlarından toplayıp, bu eki yapmışlar..
Bizdeki sanata, el oğlu bizden ilgili..
Bu harika hafta sonu, bir günde bitmez.. Yarın devam edeceğiz..
