Yeditepe üniversitesi'ne ne zaman gitsem içim açılır.. Atatürk'ün Cumhuriyet'i emanet ettiği gençliği her defasında burada görürüm.. Pırıl pırıl, ışıl ışıl.. Ya her gidişimde daha gelişmiş bulduğum tesisler, o beni bu yaşta öğrenci olmaya imrendiren kampus..
Diploma günüymüş, nasıl cıvıl cıvıl gençlerin arasından geçtik geldik salona.. Defile var.. 2004 Yılı Mezuniyet Defilesi.. Güzel Sanatlar Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü mezunlarının yapıtlarını izleyeceğiz..
İzledik..
Harika bir gece geçirdik.. Gerek dokuma, gerek kostüm tasarımlarında ışık dolu, umut doluydu gençler..
Özellikle Burcu Sağnak'ın sadelik içinde güzellik, Titanyum serisini, Mine Özdemir'in Mercan'larını ve ne yazık, soy adını kaçırdım, Hatice kardeşimizin "Sen Hatice'ye değil, neticeye bak" dercesine sergilediği güzelliklere bayıldım. Hatice'nın Dünyalar Güzeli ve tatlısı Azra Akın'la sunduğu gelinliği ayakta alkışladım..
Azra podyumlarda da çok tatlı.. Ama o gece oraya imzasını atan bir başka tatlı vardı.. Bir başka şirin.. Podyuma nasıl yakışıyor.. Giydiği her tür kostümü nasıl yakıştırıyor, nasıl havalı taşıyor. Asık suratlı manken tipi değil.. Gülümsüyor.. Bakmaya doyamıyor, gözlerinizi alamıyorsunuz..
Nihan Akkuş..
Ertesi gün Sabah'ta okudum. Meğer o da o bölümün öğrencilerinden imiş.. Bize yansıttığı mutluluğu, kendi okulunun gecesine katılmaktan geliyormuş..
Teşekkürler Nihan!..
Eski dost Korel Kubilay'ı yıllar sonra yeniden podyumlarda görmek güzel bir sürpriz oldu. Gaye ve Sait Sökmenler tecrübeyi geri döndürmüşler, iyi de etmişler..
Melis Taközgen'i ilk defa izliyorum.. Havasına bayıldım.. Hafif küstah.. Herkese tepeden bakar gibi.. Dünya umurunda değil sanki.. Duruşu, yürüyüşü, dönüşü.. Hele Gaye'nin elinde ise yakında patlar..