"1970'in sıcak bir yaz günü.
Marmara şıkır-şıkır renklerin cümbüşünde. Selimpaşa'dayız. Ayda bin lira taksitle aldığım yazlığın bahçesini düzenliyorum.
Seçimden yeni çıkmışız.
AP iktidar.
Karşımdaki komşular geliyor. Eşim çamaşır yıkadığı leğenin önünden kalkıp birlikte karşılıyoruz. 'Bakan Bey ve Hanımı ile tanışıyoruz değil mi?' dediler.
'Evet' dedim. 'Kusura bakmayın, biz leğende çamaşır yıkayan bir bakan eşi görmedik de...'
Şaşkınlıklarının sebebini anlamıştım.Onlara dedim ki:
'Arap Yarımadası'nın en zenginlerinden biri, hatta birincisi olan Hz. Ebubekir ölürken hanımına; 'Geriye bir mızrak, bir deve bırakıyorum' demişti.
Osman Gazi de vasiyetinde 'Bir at, bir pala, bir de çul bıraktığını' söylemişti.
1929'larda Adalet Bakanı Mahmut Esat Boz- kurt 'Devleti yönetenler yoksul kalmaya mahkum. Aksi halde millet yoksul kalır ki; biz bu savaşı milletin zengin olması için yaptık' demiştir.'
Sözlerimi tamamladığımda, onlar da, biz de haramsız dünyanın insanları olmanın mutluluğunu paylaşıyorduk."

Ali Naili Erdem, 1960 sonrası siyasetine damgasını vuran politikacılardan biridir. 5 Dönem İzmir Milletvekilliği, Sanayi, Çalışma (iki defa) ve Milli Eğitim Bakanlıkları yapmış, çeşitli gazetelerde yazılar yazmıştır.
Onunla uzun yıllara dayanan dostluğum sırasında gördüm ki; sevilen, sayılan, çekinilen ve ama vazgeçilemeyen bir politikacı idi!.
"Ali Naili Erdem...Siyasetin
Yollarında" adlı kitabı, onun yıllarını Ankara'da ve siyasetin göbeğinde yaşamama rağmen benim için meçhul kalmış birçok önemli olayın perde gerisini anlatıyor!.
Nefis bir Türkçe, kolay okunan, akıcı bir üslup. Siyasetin Yolları'nı (Ötüken YayınlarıTel:0212 251 03 50) aydınlatırken, Ankara'daki iktidar ve güç labirentlerinin önemli başrol oyuncularının da bilinmeyen yönlerine ışık tutuyor!.
Okunmalı!.. Öcal Uluç Tel ve faks: 0232 75 20 142)