Bir süre önce CHP Genel Başkanı Deniz Baykal Ankara'nın Haymana ilçesine gitti. Ve burada sürpriz bir ev ziyareti yaptı. Ev sahibi iki yıl önce CHP'den ayrılan eski yardımcısı Eşref Erdem'di. Bu buluşma kulislerde duyulunca "Acaba eski dostlar yeniden bir araya mı geliyor?" diye yorumlandı.
Gerçekten öyle miydi? İşte Eşref Erdem' in cevabı:
"Deniz Bey benim arkadaşım. Çok severim ve sayarım. Böyle geliş gidişler olur. Bu buluşmayı kimse tekrar yönetime girme girişimi olarak değerlendirmesin. Ben böyle bir değerlendirme içinde değilim. Benim amacım CHP'nin bu uygun ve elverişli koşullarda hızla büyümesi ve iktidar seçeneği haline gelmesidir."
Eşref Erdem'le sadece bu konuda değil, açılım süreci ve CHP içindeki değişimcilerle ilgili de konuştuk. Erdem, hâlâ eleştirilerinde ısrarcı olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor:
"Ben başından beri söylüyorum. CHP siyasi yelpazedeki ideolojik konumunu çok net belirlemelidir. Sosyal demokrat bir parti olduğunu belirleyecek ve parti içi demokrasiyi egemen kılacak. Bu iki şey olmazsa partinin büyüme şansı yoktur. Kimse şunu görmüyor; Doğu'daki bir il başkanımızı 40 kere birinci sıraya koysanız bile milletvekili olma şansı yok. Şu anda gördüğüm yine ters gidiyoruz, yine yanlış götürüyoruz işleri."
Erdem, "Demokratik Açılım" konusunda CHP'ye çağrısını yineliyor:
"Toplumsal bir mutabakatın oluşmasında CHP'nin rolü çok büyüktür. CHP olumlu yaklaşsaydı bugün bu noktada olmazdık. Belki o Habur'dakiler de yaşanmazdı. CHP daha şahin bir tavır takınınca işler sarpa sarıyor. Ben her şeye rağmen olumlu bakıyorum. Toplumu yumuşatmak lazım... Bu noktada CHP'ye büyük görev düşüyor."