DP'nin başına genç siyasetçi Süleyman Soylu geçtiği günden beri, izleyeceği yol haritasını, merkez sağdan umudunu kesmemiş onlarca insan merak ediyordu.
Dibe vurmuş bir siyasi partiyi yeniden yukarı çekip, umut olmasını sağlamak elbette kolay değil. Dahası birleşme gibi tarihi bir fırsatı kaçırarak, ekstra bir umutsuzluk yaratan siyasi ekiplerin hala etkin olduğu bir yapıda yeni bir yol bulmak da...
Hele Demirel, Çiller gibi partiye damgasını vurmuş isimlerin gölgesinde çıkış yolu aramak zordan da öte bir şey...
Belki de en zoru merkezi dolduran AK Parti gibi güçlü bir partiye, Tayyip Erdoğan gibi karizmatik bir lidere rağmen, merkezde yeni bir heyecan yaratabilmek...
Soylu bu gerçeği bile bile yola çıktı.
Aradan üç ayı aşkın bir süre geçti. Bu süre içinde Soylu'yu ve yeni arkadaşlarını yakından izledim. Öncelikle "Beyaz Yürüyüş" ekseninde teşkilatlarla, sivil toplum örgütleriyle, vatandaşlarla tanışma turu sürüyor.
Bu çaba, eski siyasi kadroları etkilemese de parti tabanında heyecan yarattı.
Ama yetmiyor... Daha fazlası isteniyor.
Tam bu sırada devreye AK Parti'nin kapatılma davası girince eski kurtların iştahı kabardı. Ve homurtular başladı...
Ancak genç siyasetçi Soylu da boş durmuyor. Tabanın istediği ve yarım kalan iki partinin birleşme projesi yeniden hayata geçiriliyor. Önümüzdeki günler belki de beklenmeyen sürpriz çıkışlara sahne olabilir.