İSTANBUL Bakırköy'de yeni bir alışveriş merkezi açıldı, Capacity . Yapıldığı zaman sahiplerinden Selahattin Özgönül'le bu konuda sık sık tartışmış; inşaatın yoğunluk getireceğini, trafiği kilitleyeceğini söylemiştim.
İş merkezinin sıkıntı yaratmayacağına dair söz veren Özgönül, ilginç bir anekdota atıfta bulunuyordu:
"Hiç merak etmeyin burada trafik sıkıntısı olmayacak. Hem otel hem de alışveriş merkezi binası çok şık olacak ve siz de gelip kafelerinde keyifle kahve içeceksiniz. Tıpkı Eyfel Kulesi'ne karşı çıkan Fransız üstat gibi."
Eyfel Kulesi ile kıyaslama ilginçti. Anlatılanlara göre o anekdot şöyle olmuştu.
"Eyfel Kulesi yapıldığı tarihte, Paris'in Oktay Ekinci' si diyebileceğimiz bir üstat bu kuleye karşı çıkar. Ancak Eyfel Kulesi ona rağmen yapılır ve biter. Bir gün Parisliler kuleyi gezerken gözlerine inanamazlar. Üstat orada oturmuş kahvesini yudumluyor. Şaşırırlar...
- Ya üstat bu nasıl olur? O kadar karşı çıktın, şimdi burada oturmuş kahve içiyorsun...
Üstadın cevabı anlamlıdır.
- Ne yapabilirim. Paris'te bu çirkinliği göremediğim tek yer burası."
Geçtiğimiz hafta sonu Capacity'ye gittim. Yeni açıldığı için tıklım tıklımdı. Şu anda bile çevredeki tüm alışveriş merkezlerini neredeyse çökertmiş durumda. Fakat daha önemlisi trafik sorunu... Cuma'dan Pazar'a üç gün saat 14.00 ile 20.00 arası o bölgede trafik tamamen kilitleniyor.
Korna sesleri, itiş kakış manzaraları gerçekten sinir bozucu...
İstanbul'un birçok semtinde yaşanan bu yoğunlaşmayı yakından görmek için Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı ve Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen'i o alışveriş merkezinde "kahve içmeye" davet ediyorum.
Lütfen gelip bir görün, bu kentin 10-15 milyon turist alma ihtimali var mı?