Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Birikimi bankadan koruma dönemi

Tabiat boşluktan nefret eder. En azından Newton fiziğinin iddiası bu... Der ki; dengedeki bir sisteme müdahale, yeni bir noktada denge arayışını da tetikler. Bu yasa, fizik kadar sosyal bilimler için de geçerli.
Dün, yastıkaltının yeniden keşfini yazmıştık. Dedik ki; yastıkaltındaki birikimleri ekonomiye katarsak, ülkeyi uçururuz. Çeyrek asırda bunu başardık, ülke uçamasa da kalkındı ama bu defa tasarruflarımızı emanet ettiğimiz banka sistemi arıza vermeye başladı.
Yarıdan fazlası usulsüz 65 farkı işlem üzerinden emanet ettiğimiz mevduatı yolmaya yönelik adımlar, tasarrufun yönünü değiştirmeye başladı. Bankaların dipsiz kuyu iştahıyla oluşturduğu boşluk, yastık altına kaçış ile kendini dengeleme sürecine girdi.
Türkiye'de tasarruf oranı düşük diyenlerin belki de gözden geçirmesi gereken, bankaların artık tasarruf için güvenli adres olmayışıdır. Bir mevduat, bankada güvende değilse, ne yapmak gerekir? Borsa? Veliefendi'den hallice. Alternatif olabilir. Ancak alacak çok yolu var.
Emlâk? Denedik zaten. Öyle ki banka hesaplarımız sökülerek daireye dönüştü fakat kredi yüzünden ipi, hâlâ bankanın elinde. Biliyoruz ki banka, dilediğinin fişini çekebiliyor. Bunu, kredi kullanıcıları çok iyi biliyor. Geri çağırma, kredi kapama ve fahiş komisyonlara dair her gün binlerce örnek var elimizde.
Gram altın, gerileyen fiyatlar sayesinde yeni seçenek oluştururken dikkat çekilmesi gereken nokta, birikimlerine artık banka kasalarından evlere yönelmesi. İleri teknoloji mabedi haline dönüşen evler, çelik kasaların da yardımı ile bankalardan daha güvenli olabiliyor.
Hırsızlara iş çıkarıyorsun eleştirisi yapan dostlara bir hatırlatma... Hırsız sizin evi bulmaya bilir. Bulsa ve girse dahi kasanda sakladığın altına erişmeyebilir. Ama bankadan kaçamazsın. O, kafasına koyduğu ücreti kesinlikle tahsil eder.
Bankaların bu güven kaybını sorgulaması şart. Evlerimizdeki kasalar artıyorsa, altın, daha güvenli birikim aracı haline geliyorsa, bizim paranoyamızdan değil, bankaların fahiş kâr hırsındandır. Düzenleyici kurumların daha etkin olması gereken bu yeni dönemde, bankalar kendilerine çeki düzen vermek zorunda.
Aksi halde ATM'leri dahi zorunluluk dışında kullanılmaz hale gelir, evdeki kasalar da tasarrufumuzu hırsızların yanı sıra bankalardan koruduğumuz sığınak olur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA