Türkiye, Cumhuriyet'in 100'üncü yılı için "ilk 10" hedefini benimsemiş görünüyor. Katıldığım, izlediğim, dinlediğim hiçbir iş öyküsü yok ki içinde "2023 hedefi" olmasın. Hükümetin hedefleri belli; 2 trilyon $ milli gelir, 500 milyon $ ihracat, 25 bin $ fert başı gelir... Şirketler de kendi kuruluş yıldönümlerinin yanı sıra 2023'e adresledikleri hedeflerini, faaliyet raporları veya stratejilerine koymaya başladı. İş neredeyse bireysel 2023 hedeflerine gidecek gibi; yaklaşık 10 yıl sonra fert başıma şahsi gelirim 10 bin lira olur mu?
Hedef koymak gereklidir ve önemli bir şeydir. Fakat tek başına "yeterli" değildir ve bu hedefe varacak strateji, yol haritası, ev ödevi, sürdürülebilir gayret yok ise Mark Twain'in klişesine varıyoruz; "Herkesin zengin olmak için yürümeyen bir planı vardır."
Ben çok daha sade bir hedefi sorgulatmak istiyorum; 2023'te yılda kaç kitap okuyor olacağım? Şimdiye dair ülke ortalamasını vereyim: 2 yılda 1 kitap. Her ne kadar internet, bilgiye ulaşmada daha yetkin ise de kitap, mürekkep yalamanın hâlâ en yaygın yolu.
Bırakın okulları, hayatta kalmak için düne göre daha fazla bilgiye ihtiyaç duyan şirketler dahi, kitap okumayı bir iş rutini haline getirmeyi düşünmüyor bile. Kitap şöyle dursun, binlerce dolar ödeyerek şirketi hakkında hazırlattığı raporu bile derinlemesine okuyan yönetici sayısı çok az.
Fert başına milli gelir ile fert başına yalanan mürekkep miktarı arasında yüksek bir ilişki olduğuna inanıyorum. Bilgiyi, bir varoluş biçimi olarak seçmemişlik anlamında mürekkepsizlik zaten akıl açığına yol açan en önemli sebeplerden biri değil midir?
Sahi, ilk 10'unuzda 10 yıl sonra yılda en azından 10 kitap okumak yoksa, ilk 10 ülke nasıl olacağız?