Başbakan'ın bizzat açıkladığı bedelli kararı, ezberleri alt üst eden bir sürpriz oldu. Burada ezber bozan "vatani görev" tanımı... Vatana hizmetin erkekler üzerinden "askerlik" formatı artık, "kışla dışı" da mümkün hale gelmiş bulunuyor.
30 bin liralık bedel ve 30 yaş sınırıyla bakıldığında ortaya çıkan kaynak, önemli olabilir. Hele ki bu paranın "bedelli askerlik fonu" türü bir yapıda, genel bütçeye dahil olmaması, kayda değer. Bu kaynak şehit yakınlarına, gazilere özürlülere, muhtaç erbaş ve er aileleriyle TSK'ya, Jandarma Genel Komutanlığı'na ve emniyet hizmetlerine mensup vazife malullerine yönelik sosyal hizmet faaliyetlerinin finansmanına harcanacak. Taahhüdü bizzat Başbakan veriyor ve bu da bedelli askerliğin sosyal bedeli üzerinden vicdani bir tabana oturuyor.
Bedellinin ekonomisine gelince; 30 bin lirayı "fazla" bulduğu için başvurunun az olacağını düşünenler var. Eski uygulamalardan hak kazananların ancak dörtte birinin başvurduğu biliniyor. Oysa bu defa durum farklı. Zira eski katılım oranları, fert başına milli gelirin 2 bin $ olduğu zamana aitti. Bugün fert başına gelir, 10 bin $ üzerinde ve bedelliyi zorunlu kılan şartların başında zaten, bakaya durumuna düşenlerin sayısındaki patlama geliyor.
Beklenti, 200 bin civarında başvuru olacağı yönünde. Bu da kaba bir hesapla 6 milyar liralık bir kaynak oluşturur ki, denk bütçe kaygısı taşıyan, bütçe açığına önem veren yönetim için iyi bir kaynak.
Şehit yakını, gazi, engelli ve malulleri için zaten sosyal projeler peşindeki Hükümet'in, bedelli gelirini bu alanlara adreslemesi, kriz sürecinde finansal disipline özen bakımından da önemli.
Bence bu kararın özündeki radikal adım; 21 günlük temel eğitimin kaldırılması...
21 günde askerliğe dair temelleri öğrenmek, söz konusu bile olamaz. Askerlik, günümüz modern ordularında, profesyonel eğitim gerektiren, verimi yılların gerisinden alınabilen ve bir ömür adanmışlığı gerektiren kutsal bir görev. 21 günlük temel eğitim, bedelliden alınan paranın en az üçte birini, iaşe, ibate, sevkıyat ve lojistiğine israf etmekten başka işe yaramıyordu. Üstelik bedellinin gerekçesi olan "kariyer bölünmesi" de cabası...
Bana göre yasa çıkış sürecinde veya sonrasında, 30 yaş üstü ve 30 bin liralık bedelli "hakkı", bir rutine bağlanacak ve vatani görevin, kışla dışı versiyonu da hayatımıza girmiş olacak.