Bakan yardımcıları; bakan ile müsteşar arasında yeni bir kademe. Amaç; icracı bakanlıkların daha verimli ve hızlı çalışmasını sağlamak...
İşe yarayacak mı? Bunun cevabı; dünya uygulamalarında yatıyor. ABD Modeli olarak da bilinen bakan yardımcılığı, "verimli" olmuş. Uygulamadaki sorunlar ise "kötü seçimlerden" kaynaklanmış...
Şimdi Türkiye, icracı bakanlıklarda bu model ile yürüyecek. Daha şimdiden bu yeni koltuklar için yarış başladı bile. Bence fark doğuracak olan, bu koltukların "dışarıdan" doldurulacak olması...
Bakan yardımcılığı yeni ancak buna benzer "yönetim etkinliği arayışı" yeni değil. Bundan çeyrek asır önce, özellikle çalışma hayatındaki sorunların boyutu ve sonu gelmez çekişmelerin bezginliği, Ekonomik Sosyal Konsey'i doğurmuştu.
Bu yapının getirdiği rahatlama, benzer sorunların çözümünde "hız ve kalite" ortaya çıkarınca, böylesi platformların "gerekliliği" bilinir ve istenir oldu.
Son 10 yılda temsili demokrasinin giderek katılımcı demokratik yapılarla zenginleştiği ortamda özellikle yerel yönetimlerde denenen "katılımcı yaklaşım", artık vazgeçilmez bir boyuttadır.
Bakan yardımcılığının, henüz uygulamada nasıl bir hal alacağını bilmesek dahi, denenmesi kaçınılmaz hale gelmiş bulunuyor. Zaten dünün katı ve dik "hiyerarşi piramitleri" giderek basık ve esnek hal almaya başladı. İş süreçlerinin gereği de zaten "geniş katılımı" şart koşuyor.
Düne kadar tepedeki "leviathan" yönetim katından aşağıya doğru ve çoğu kez tek taraflı akan "kararlar", kurumlara çok fazla maliyete yol açar oldu. Şirketler dahi "hissedar, çalışan, müşteri" gibi ayrımların yanına "sosyal paydaş" kavramını ekledi.
Kamu'nun özel sektörle ilişki biçimi; "tekten çoğa" olmaktan çıkıp; "işbirliği" temeline oturuyor. Özellikle büyük projelerde kamu ile özel sektör, farklı bir "zihin yapısında" biraradalığı deniyor. PPP dediğimiz (Public Prive Partnership) kamu özel ortaklık modelleri de zaten yönetme tarzında "reform ihtiyacını" zorluyordu.
Bakan yardımcılığı pozisyonu, tam da bu ihtiyaçları karşılayacak bir dinamizm vaadi taşıyor. Belli ki bu yöntemi deneyerek "iyileştirecek" ve zaman içinde verimini hissedeceğiz.
Yapılabilecek en büyük hata; "kolaylaştırmak, iyileştirmek, hızlandırmak" amaçlı konulan bu kademenin, "yeni bir sütre" olmasıdır.
Bu görevlere atananlar eğer bakan gibi davranırsa, onlardan bekleneni verememiş olurlar. Onlar o koltuklarda, bakan olmadıkları için fark doğurabilecekler zira...