Cumhurbaşkanının görev süresine ilişkin kararını açıklayan Anayasa Mahkemesi'nden, yaz tatili öncesinde başka kararlar da bekleniyor. Bunlar, devletin iç dinamiklerini ilgilendiren dosyalar. Daha doğrusu kanun hükmünde kararnamelerle bakanlıklarda gerçekleşen dönüşümün, sakat kalan yönleriyle ilgili. Halen Anayasa Mahkemesi üyeleri nezdinde müthiş kulis çalışmaları yürütüldüğünü duyuyoruz. Maliyeden başlamak üzere tüm bürokrasiye şekil veren teşkilat düzenlemeleri tam anlamıyla yerli yerine oturmadı. Reformcu bürokratlar, yasal çerçeveden geri adım atılmaması için bastırırken, o adımlardan mağdur olduğunu iddia edenler de her türlü meşru platformda dertlerini anlatmaya çabalıyorlar.
Tabii burada asimetrik ilişki söz konusu. Nedenine gelince... Malum, "yeni bütçe" dönemindeyiz. 2013 Bütçesi için teknik çalışmalar başladı bile. "Parayı veren düdüğü çalar" misali, özellikle bir grup maliye kurmayı, ellerindeki temas kurma kanallarını sonuna kadar kullanabiliyor. "Bilgilendirme" başlıklı görüşmeler Yüksek Mahkeme'yi de kapsama alanı alabiliyor. Buna karşın "üstat" kategorisindeki ak saçlılar grubu da geleneksel bağlarını kullanarak aynı kapıları çalıyor.
Özetle...
Ankara'da hemen hemen tüm bakanlıklarda "kadro, unvan, statü, görev" yönüyle umudunu Anayasa Mahkemesi'ne bağlamış binlerce bürokratın heyecanlı bekleyişi sürüyor. Bu bekleyiş vergi denetimini de etkiliyor, devlet muhasebesinin kalitesini de...
Mesele "değişimi isteyenler" ile "değişime direnenler" arasındaki mücadeleyi çoktan aştı. Bundan sonrasını, "değişimin henüz anlaşılmayan somut faydası" ile "değişimin, idareyi geriye götüren" yanları belirleyecek.