Ahmet Kaya bu aralar yine konuşuluyor. Bu vesileyle Ümit Kıvanç'ın Kaya'yı anlattığı Uçurtmam Tellere Takıldı isimli 64 dakikalık çok etkileyici belgeseli herkese tavsiye ederim.
Ahmet Kaya cinayeti olayını defalarca bu köşede yazdım, televizyonda anlattım. Bu cinayeti anlattığım Hülya Avşar'ın programı dört sene önce Habertürk kanalı tarafından sansürlendi ama bu programı sansürleten derin yapılanma ajanı tip, vicdan mahkemesinde yargılanmaktan ve suçlu bulunmaktan kurtulamadı. Derin yapılanma emriyle iğrenç manşetleri atanlar da sabah akşam günah çıkartmaya kalkıyorlar ama o iş bitti, suçları sabitlendi.
Ahmet Kaya'ya dair ilk yazımı Taraf'ta 22 Kasım 2008'de "Destansı bir adamdı Ahmet Kaya" diye yazmıştım. O yazıda şöyle diyordum: "Ahmet Kaya, sol içinden çıkan diğer sanatsal figürler gibi sadece belli bir cemaat nazarında sevilen ve dinlenen biri değildi. Kaya'ya en karşıt pozisyonda olan insanlar bile açık ya da gizli biçimde Kaya müziğini dinler ve etkilenirdi.
Ahmet Kaya'nın kalpleri fethetmiş, hiçbir parçasında Türk sol literatürüne hâkim olmuş yapay ve yavan dil yoktur. O dille şarkı yapanlar zaten sadece belli bir cemaat içinde dinleniyor. Türkiye'nin büyük çoğunluğu tarafından bu yapaylık ânında reddediliyor. Özünde statükoculuk olan o sahte isyan bugün kendine solcu diyen birçok insanı da kapsayamıyor."
Bu yazım üzerine Gülten Abla'yla (Gülten Kaya) ve Melis'le tanışmıştım. Hem Gülten Abla hem de Melis bana "Ahmet Kaya'yı anlatan bugüne kadar okuduğum en güzel yazılardan biri" demişti.
Kaya sapına kadar yerli ve hakiki bir adamdı, aynı zamanda özgürlükçü bir sosyalistti. Kendine sosyalist diyen hareketler Türkiye'de hep marjinal destek bulmuşlardı, bu şekilde politik sol müzik yapanlar yalnızca kendi cemaatlerine seslenebilmişlerdi. Geniş kitlelere hitap etme amacındaki müzik adamları hep politik kimliklerini saklama gayretinde olmuşlardı.
Oysa Kaya sonuna kadar politik bir müzik yaparak, siyasi fikirlerini öne çıkararak bu kadar geniş destek buldu. Kendine "solcu" demeyenler de Kaya'nın müziğinde kendi isyanını bulmuştu. Öte yandan Kaya hayattayken Kaya'nın müziğine en çok küfredenler de maalesef bu ülkenin sol çoğunluğuydu. Bu toprakların (ve Ahmet Kaya'nın) ruhuna yabancı olan, yapay, kof, sahte ve dandik Türk sol çoğunluğu.
Kürt solunun, Türklerin yarattığı dandik sol kültürünün bir versiyonu olmamasını diliyorum. Ahmet Kaya'nın hakikiliği ve vicdanlılığı, kitleselleşmek için de tek çaredir. Aman Kürt kardeşlerim siz sakın solcu Türklerin rezaletlerini tekrarlamayın. Elbette istisnalar var ama Türk'ün solcusundan size fayda gelmedi hiçbir zaman da gelmez. Ancak Kürt kanından beslenir Türk solcuları.