Tayyip Erdoğan'ın Kızılcahamam'da kapalı toplantıda sarf ettiği cümleler, önce Zaman'da yayınlandı: "Denizli ilinde şahit olduk. Yurtların yetersizliği beraberinde çeşitli sıkıntılar doğuruyor. Üniversite öğrencisi genç kız, erkek öğrenciyle aynı evde kalıyor. Bunun denetimi yok. Muhafazakâr demokrat yapımıza bu ters. Vali beye bunun talimatını verdik, bunun bir şekilde denetimi yapılacak."
Bu sözler özel hayata müdahale gibi değerlendirildi ve Twitter'da çok tartışıldı. Ardından Bülent Arınç'tan bir açıklama geldi. Arınç, "Düpedüz asparagas" dedi. "Böyle evlerde kalan talebelerin şu veya bu şekilde denetlenmesi söz konusu değil. Bizim böyle bir yetkimiz yok; düşüncemiz de yok." Başbakan soruna, resmi kaydı olmadan evini ticarethane gibi kullanıyor, vergi kaçırıyor diye yaklaşsa, bir diyeceğimiz olmaz. Ama grup toplantısında muhafazakâr bakış açısının altını çizdi ve Zaman gazetesinde çıkan haberi teyit etti. Dedi ki: "Kız ve erkek öğrenciler aynı evlerde kalıyor. Her türlü şey olabiliyor. Ondan sonra analar babalar feryat ediyor devlet nerede diye. Devletin burada olduğunu anlatmak için bu adımlar atılmalı. Muhafazakâr demokrat bir parti olarak müdahil olmak durumundayız. Kimse bunu yaşam tarzına müdahale diye yorumlamasın."
18 yaşını geçmiş üniversite talebeleri kızlı erkekli evlerde kalabilir. Onlara anneleri, babaları da karışamaz. Çünkü reşit insanlardır. Devlet haydi haydi karışamaz.
Bülent Arınç'ın ne dediğini tekrar okuyalım: "Bizim böyle bir yetkimiz yok." Giderek AK Parti'nin akil adamı konumuna gelen Arınç'a kulak verelim.