Geçenlerde Hıncal Uluç, "Olmadı Sevilay (Yükselir)" diye, Sabah gazetesinin bir yazarını eleştirdi. Benden önce davranmış. Aynen kendisine katılıyorum. Sevilay, TRT'nin, Uzak İhtimal filmini almasına, -filmin yönetmeni Ahmet Hakan'ın ağabeyi Mahmut Fazıl Coşkun diye- karşı çıkıyor. Diyor ki: "Fütursuzca, ağabeyleri Ahmet Hakan'ın yerden yere vurduğu AKP iktidarının para kaynaklarından ceplerini doldurmaya devam ediyorlar. Burada, tek utanmaz olan Ahmet Hakan ve kardeşleri mi? Değil tabii. Belli ki, İbrahim Şahin de, Amasya'dan tanışıklığı olan o aileye köşe döndürmeyi kafasına koymuş."
Ne kadar ayıplı bir muhakeme tarzı!
1) Mahmut Fazıl Coşkun ve Ahmet Hakan, ayrı şahsiyetler. Birinin muhalefeti, diğerinin başarısını gölgelemez.
2) TRT'nin parası AKP iktidarının kaynağı değil.
3) TRT, Ahmet Hakan'ın AK Parti'ye muhalefeti yüzünden filmi almasaydı, asıl o zaman fevkalâde adaletsiz bir davranış söz konusu olurdu.
Mefhum-u muhalifinden gidersek, bu sözler, "Biz yandaşız, onları değil, bizi gör; köşeyi biz dönelim" demenin örtülü bir şekli gibi görüyor.