Beşir Atalay, bir paket açıklamadı. Sadece, tercih edilen yöntemi biraz daha açarak, "Hükûmet hiçbir şey önermiyor ki" eleştirileri karşılamaya çalıştı. İçişleri Bakanı Atalay, "Mutabakat, ortak akıl arayışı içinde olduğumuzdan tekliflerimizi somutlaştırmadık" dedi; Meclis'in açılacağı tarihe randevu verdi.
Zaten aşağı yukarı ne yapılacağı belli; ne yapılmayacağı da. Kimse üniter yapıyı tartışmaya açmıyor. "Tek millet, tek vatan" sevdasından vazgeçmiyor. Resmi dilin Türkçe olmasına karşı çıkan da yok. Buna mukabil, Meclis'in açılmasıyla birlikte, anayasada bazı hükümlerin değiştirilmesi gündeme gelecek. Bir de, siyasi affın sınırları tartışılacak. O noktada CHP kıyameti koparırsa, mesafe alamayız. Peki Baykal, MHP çizgisinde kalarak kendisine siyasal bir fayda sağlar mı? İşte bu noktada çok kuşkuluyum ve dolayısıyla, AK Parti yönetimi akıllı davrandığı takdirde, Baykal'la sağlam bir işbirliğinin temellerini atabileceğini düşünüyorum.