Trenleri çok severim. İstasyonlar, sevinç ile hüznü birlikte yaratırlar sanki.
Trenler ve yorgun rayların uzanıp gidişi, yeni dünyaların hayalini üretir insanda.
Trenler şiirseldir. Uzakları insan yüreğinde yakınlaştırır. İnsana dokunur, insanın dokunduğudur. Türkülere de yansıyan 'kara trenler', eskiden insanda buruk bir 'gurbet' algısı yaratırdı. "Kara tren gelmez mi ola?" diye soran buğulu bir mısra, hasret kokardı.
Tren sesi, gitme vakitlerini hatırlatırdı.
Orhan Veli Kanık'tan Necip Fazıl Kısakürek'e kadar, çok sayıda şairin şiirlerinde; sevinciyle, hüznüyle, gurbet duygusuyla, hasretiyle; hep imge ovalarında dans etmiştir trenler. Örneğin Cahit Sıtkı Tarancı, şöyle seslenmişti 'Tren' adlı şiirinde:
"Nereye bu gece vakti,
Güzel tren, garip tren?
Düdüğün pek acı geldi,
Hatıra neler getiren.
Çok mudur mendil sallamam,
Her yolcu az çok aşinam.
Haydi yolun açık olsun;
Geçtiğin köprüler sağlam
Tüneller aydınlık olsun.
" Dün sabah işte bu duyguları insana hep hissettiren; İzmir'in tarihi, güzelim Alsancak Garı'nda; çok sevgili dostum, usta gazeteci, yazar, belgeselci, televizyoncu Savaş Ay ile buluştuk. Savaş Ay, bugünlerde çok tatlı bir telaş içinde. Merkezi İzmir'de bulunan TRT'nin Turizm ve Belgesel Kanalı'na, "Trenleri Sevmek" adında 13 bölümlük bir belgesel hazırlıyor.
O UZUN SAPLI...
Sevgili Savaş Ay "Haberin A Takımı"ndan, artık "Belgeselin A Takımı"na geçti. Belgesel 16 farklı şehirde çekiliyor. Savaş, bir de belgeselin her bölümüne bir ünlünün tren hikayesini koyuyor. Örneğin bunlardan biri Orhan Gencebay. Çarşamba-Samsun arasında kara trenle yol alan, 9 yaşındaki Orhan Gencebay'ı zihninizde canlandırın. Karşısında elinde bir saz tutan adam görmüş. Adam tellerine dokundukça, saza aşık olmuş. İşte kara trendeki bu sahneden sonra, evine dönünce hemen babasına atılmış:
"Ben de trendeki o uzun saplı mandolineden istiyorum" diye.
Ve bir tren yolculuğunda gördüğü 'saz' ile başlamış Gencebay'ın hikayesi.
Savaş Ay, övgüye değer, çok güzel bir iş yapıyor. Trenleri seviyoruz ve onları gelecek kuşaklara da sevdirmemiz gerekiyor.
TRENLERİN PATRONU
Sevgili Savaş Ay'ın, dün sabah bir konuğu daha vardı. Ulaştırma, Habercilik ve Denizcilik Bakanı, İzmir Milletvekili Binali Yıldırım.
Kabinenin çalışkan bakanı, Türkiye'nin fiziki dönüşümünde üstlendiği ciddi hizmet rolüne yakışan, mütevazı duruşuyla dikkat çeken; 'trenlerin patronu' Binali Yıldırım ile 'trenleri sevmek' üzerine konuştu Savaş Ay.
Biz de izledik hep birlikte. Elbette 'trenlerin patronu' konuk olunca, Savaş Ay her zamanki 'acar muhabirliğiyle', Egeli Sabah için de özel bir haber aldı Bakan Yıldırım'dan.
'Kara trenler'i aştık, artık 'hızlı trenler' zamanındayız. Güzel İzmir'imizi de Ankara'ya 3.5 saatte ulaştıracak 'hızlı trenin' ilk etap ihalesinin sonuçlandırıldığı haberini, Savaş Ay imzasıyla okuyacaksınız manşetimizden. İstanbul-İzmir otoyolunun ve İzmir-Ankara arasındaki hızlı tren hattının tamamlandığı bir İzmir'i hayal ettim, dün Savaş'ı izlerken. İzmir ve Ege Bölgesi için muhteşem bir güzellik olacak bu gelişme.