Dünkü yazımızda gazeteci Cengiz Çandar'ın geçtiğimiz günlerde TESEV için hazırladığı "Kürt Sorununun Şiddetten Arındırılması" alt başlıklı rapora gönderme yaparken, Türkiye'nin bir numaralı sorununun "Kürt sorunu" olduğunu vurgulamıştık. Sevgili okurlardan destekleyen mesajlar geldi. Sadece bir okurumuz, Türkiye'de Kürt meselesinin çok abartıldığını, "Kürt sorunu" diye bir sorun olmadığını belirten, bir mesaj yazmış. Aynı okurumuz sormuş; "Çok abartıyoruz, ayrıca Türkiye'de yaşayan kaç milyon Kürt vardır ki sizce" diye. Sevgili okurumuzun konuyla ilgili fikirlerini saygıyla okuduk.
Ama neredeyse tam 27 yıldır, bugüne dek adlarını çoktan unuttuğumuz, binlerce genç insanımızın ölümüne neden olan, bir türlü askeri yöntemlerle sona erdiremediğimiz, üstelik neredeyse yeni bir Türkiye daha kuracak kadar büyük bütçe ayırdığımız, giderek çok kirlenen bir savaş süreci yaşadığımızı, hiç unutmamak gerekli. Hepimiz geçmişte sınırlarımızda, dağlarımızda ölen insanlara karşı, borçluyuz. Artık Türkiye'nin barışa, daha çok demokrasiye ihtiyacı var. Dönem dönem bu köşede, bu sorunu farklı yönleriyle işlemeye devam edeceğimiz için, şimdilik detaylara inmiyorum. Gelelim sevgili okurumuzun sorusuna. Türkiye'de Kürt kökenli yurttaşlarımızın sayısını merak etmiş. Elbette biz Kürt sorununa, sadece Türkiye'de yaşayan Kürt kökenli yurttaşlarımızın sayısı üzerinden yaklaşmıyoruz. Zaten böylesi bir yaklaşım, sağlıklı olmaz. Geçtiğimiz günlerde "Kürt Meselesi'nde Algı ve Beklentiler" adıyla, İletişim Yayınları'ndan yeni bir kitap çıktı. Kitap, KONDA'nın 2010 yazında yaptığı bir araştırmanın detaylı sonuçları ile bazı raporların analizini içeriyor.
Araştırmadan çıkan son değerlendirmeye göre, Türkiye'de Kürt (ve Zaza) sayısının, nüfusun yüzde 18.3'ünü oluşturduğu anlaşılıyor. Bu oran ise 13 milyon 261 bin kişi sayısına tekabül ediyor. Sanırım sevgili okurumuzu, bu somut yanıt tatmin etmiştir.