BONOMO'YA BOL ŞANSLAR
Ben de Can Bonomo'nun şarkısını çok sevenlerdenim!... Evet, tüm söylenenler doğru: Love Me Back'de (ki en doğru çevirisi Aşkıma Karşılık Ver olmalı) Balkan müziği var, Sefarad etkileri var, oryantalizm var.
Ama asıl önemli olan şu: Tüm bunlar öylesine iyi kaynaşmış ve tüm şarkıdan öylesine bir gençlik ve enerji duygusu yayılıyor ki... İzninizle Eurovision'u da yaşlı dedeler değil, gençler yaşatıyor.
Onun için, ukalalık etmeden aradan çekilelim, kılığından hal ve tavrına her şeyiyle özgün bu genç sanatçıyı yüreklendirelim ve sanırım mutlaka ilk beşe girecek olan parçanın daha da iyi derece alması, hatta -niye olmasın- birinciliği için moral destek verelim.

SANATÇI MI? NEREDE?
Elbette Demet Akalın'ı da sevenler olabilir: Doğada her türlü zevk var!.. Öyle olmasaydı neredeyse 15 yıldır müzik alanında var olması, albümler çıkarması, bunların belli ölçüde satması mümkün olur muydu? Kendi adıma, hatırladığım hiçbir şarkısı olmadığını, kulağıma takılan 'eller havada' türü parçalarından da hiç haz etmediğimi söylemeliyim.
Geçen hafta içinde Akalın bir arkadaşıyla Akmerkez'de Artist filmini görmeye gitmiş. 10 dakika sonra hışımla dışarı fırlayıp 'bu ne rezalet, ben siyah-beyaz, üstelik sessiz film izlemeye mi geldim?' diye bağırmaya başlamış. Sorumlular kibarca onu başka bir filme davet etmişler.
Vallahi fazla kibar davranmışlar!... Artist filmi haftalardır her yerde yazılıp çiziliyor. Siyah-beyaz ve sessiz olması öylesine konuşuldu ki... Üstelik buna rağmen her yerde ödülleri süpürdü, bu akşamki Oscar'ın da en büyük adaylarından... Bu hanımın tüm bunları, üstelik onun herhalde okuduğu magazin sayfalarında da çarşaf gibi yer aldığı halde, bilmemesi mümkün mü?
Yine bu hafta reklamcı Alinur Velidedeoğlu, İbrahim Tatlıses için "O sanatçı değil, şarkıcı. Çünkü şarkılarının beste ve sözleri kendisinin değil" demiş. Peki ama, o zaman Demet Akalın'a ne diyecek ve hangi kategoriye koyacağız?

BRAVO, GÖKSEL...
Bende Bi' Aşk Var albümünü çok beğenip geçenlerde övdüğüm Göksel, albümün açılış parçası olan Acıyor'u Belçika'dan gelen öneri üzerine Fransızca olarak da söyleyecekmiş, hazırlığı yapılıyormuş.
Çok mutlu oldum: Müziğin evrenselliğine inanmış biri olarak.. Fransızca belalı bir dildir, ama aşılmaz bir engel değildir. Hele elinde öyle bir melodi ve onca güzel şarkı varken... Ayrıca unutmayalım: Belçika geçmişte Barış Manço'yu çok sevdi, bizde de oralı şarkıcılar, Jacques Brel'den Charles Dumont'a, Adamo'dan Luigi'ye, son derece popüler oldular. Tarih niye tekerrür etmesin?

İKİ GÜZEL ALBÜM
Son albümlerden Ömer Faruk Tekbilek'in yine dışarda yayınlanmış Dance For Peace- Barış İçin Şarkı'sını bir tür huşu içinde dinledim: Sufi müziğin insanı kanatlandırıp başka dünyalara götüren yeni bir örneği. Mutlaka kulak verin. (İMM). Ve de cazseverlere, Hediye'yi öğütlerim (AK Müzik). Volkan Sever (kontrbas), Burçin Büke (piyano) ve Volkan Öktem'in (davul) yerli bestelerin yanısıra Autumn Leaves'i de yorumladıkları son derece 'cool' bir albüm.