Son günlerde fırsat bulduğumda alaturka üzerine yazdım. Ama bu demek değil ki 'son tahlilde' olasılıkla asıl tercihim olan cazı unuttum! İşte bu yıl 18. kez yapılacak olan İKSV Caz Festivali vesilesiyle bu alandan birkaç not, bir avuç gözlem ve de tavsiye...
Ben tatilim nedeniyle bu yıl festivalin önemli bir bölümünde yokum. Ancak umuyorum ki Paul Simon, Joss Stone vb. kimilerine yetişeceğim. Ama buradaysanız, siz siz olun, kimi konserleri kaçırmayın.
Latin soslu cazı sevenlerdenseniz, piyanist- besteci Michel Camilo'nun Mano a Mano/ Elele konseri size göre (4 Temmuz Arkeoloji). Ayni alanda, Mali müziğiyle Suriye ve Hint kökenli besteleri kaynaştıran Amadou&Myriam ikilisi de öyle. (18 Temmuz, Esma Sultan).
Daha 'has' bir caza düşkün olanlar, efsane Miles Davis'i anma projesine herhalde katılacaklardır.
Herbie Hancock, Wayne Shorter ve Marcus Miller'in 7 Temmuz'da Açıkhava'da buluşması, tarih yazacağa benzer.
Gerçi ilk buluşmaları değil, ama yine de kaçırmayın.
Bir diğer buluşma, 12'sinde yine Açıkhava'da bir araya gelip caz, blues ve gospel'in unutulmaz lady'lerini anacak olan bir üçlü: Angelique Kidjo, Dianne Reeves ve Lizz Wright. Yine kadınlar, bu kez flamenco'da buluşacak: Suyun Kadınları projesinde. Javier Limon, Buika, Aynur ve diğerleri. 13'ünde Açıkhava'da. Bu olayları kaçırmamın tek tesellisi, Buika'dan Reeves'e birçoğunu daha önce izlemiş olmam...
Cazın yeni İngiliz prensi Jamie Cullum 6 Temmuz'da santralistanbul'da sahne alıyor. Bir diğer 'ozan', yine İngiliz Patrick Wolf ise 14'ünde İstanbul Modern'de söylüyor.
Beni çok ilgilendiren bir buluşma ise 13 Temmuz'da Açıkhava'da gerçekleşecek.
Randy Crafword ve Natalie Cole denen 'çilolata renkli' şarkıcılar, ünlü piyanist Joe Sample ile buluşuyor. Daha doğrusu Crawford ve Sample birlikte çalıyor, Cole ise ayrıca sahne alıyor.
Radyo programlarımdan veya pop-müzik üzerine kitabımdan bilenler bilir: benim büyük Nat King Cole hayranlığımı... Kızı Natalie de babasının yolundan gitti, albümleri toplam 50 milyon satıp 9 kez Grammy alan dev bir şarkıcı oldu. Onu daha önce iki kez İstanbul'da dinledim, keşke bu kez de dinleyebilseydim...
Ama tesellim şu: gözde plakçım Mephisto'da (Beyoğlu) son zamanda bulduğum çok ucuza satılan caz albümleri var. 19 TL'ye tam beş CD'lik Chet Baker ya da dört albümlük Duke Ellington boks'ları gibi... Natalie'nin beş CD'si ise 30 küsur liraya.
Yani günümüzden tek bir ithal albüm parasına. Ben aldım ve kimilerinde harika parçalar keşfettim. Bu arada, babasıyla yaptığı eşsiz düetlere yenileri eklenmiş: Walking My Baby Back Home veya When I Fall In Love gibi. Kaçırmayın, albümü de, konseri de....