Köln İdare Mahkemesi, bir Türk işverenin açtığı davayı görüştü... Ve kararını açıkladı: "Türkler'e uygulanan kısıtlamalar hukuken geçersizdir... Kısıtlamalara derhal son verilmelidir."
Davayı bir "işveren" açtığı için, önce işverenlerin "kısıtlamaları" kalkacak.
Doktorlar, gazeteciler, diğer meslek mensupları dava açarlarsa...
Uygulamanın kapsamı genişleyecek.
Sevinilecek bir gelişme.
***
Geçenlerde Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Murat Saraylı ziyaretimize geldi.
"Avrupa'daki Türkler... Onların hakları... AB Adalet Divanı'nın Türkler lehine verdiği kararlar... Avrupa'da bir Türk üniversitesinin kurulması" gibi konularda yazdığımız yazılarla ilgilendiğini söyledi.
Heyecanlıydı. "Biz de bu işlerin bir ucundan tutmak istiyoruz" dedi. İlk kez bir sivil toplum örgütü "bunları kendisine dert ediniyordu."
Sevindik.
***
Sonra TÜGİAD karar aldı.
Avrupa'dan iki bilim adamını davet edeceklerdi. İstanbul, Diyarbakır ve Ankara'da birer panel düzenleyeceklerdi.
Bizden "destek" istediler. "Hayhay" dedik.
***
İlk panel dün İstanbul'da yapıldı. Hamburg Ekonomi ve Siyaset Bilimi Üniversitesi, Hukuk Fakültesi'nden Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hans-Gerwin Burgbacher konuştu. "Avrupa'daki Türkler'in kazanılmış haklarının verilmediğini" söyledi.
Haklardan biri "işadamları, gazeteciler, serbest meslek mensupları" ile ilgiliydi.
***
Haklarımızı "Alman bilim adamları biliyor, söylüyorlar..."
Ama biz "hak arama mücadelesini" veremiyoruz.
Daha birkaç gün önce yine bir Alman bilim adamı, üstelik Polis Akademisi hocası (Prof. Dr. Soppa... Bonn Polis Akademisi) aynı konuda görüş açıkladı.
"Avrupa Adalet Divanı kararları uygulanmıyor" dedi.
"Türkler'e konulan bazı kısıtlamalara derhal son verilmesini" istedi.
Ama Prof. Dr. Soppa'nın bu açıklamasından "Türkiye'de kimsenin haberi olmadı."
***
Dün İstanbul'daki panelin ikinci konuşmacısı "Avrupa-Türkiye Araştırmaları Enstitüsü Başkanı" siyaset bilimi hocası Harun Gümrükçü'ydü.
Gümrükçü, toplantıya "bir müjdeyle geldiğini" söyledi. Müjde, "Köln İdare Mahkemesi'nin kararıydı."
***
Senelerdir Avrupa tarafından "sorgulanıyoruz." Ve sürekli "ev ödevi" yapıyoruz.
Oysa Avrupa'nın da "ev ödevleri" var. AB Adalet Divanı'nın Türkler lehine verdiği ve uygulanmayan "bağlayıcı mahkeme kararları" var. Bunları "sorgulamıyoruz."
Avrupa'ya "siz de ev ödevlerinizi yapın" diyemiyoruz.
Neden?
Dün, İstanbul'daki panelde, bir bilim adamımız "sürekli yazdığımız bu konuları" gündeme getirdi. Ve konuşmacılara sordu:
- Ne yapmak gerekiyor?
Yanıtı, Doçent Dr. Harun Gümrükçü verdi: - Hiç zaman kaybetmeden Avrupa'da bir Türk üniversitesi kurmak gerekiyor.
Hak aramak için "bilgi" gerekir. Bilginin üretildiği yer ise "üniversite."
***
Prof. Dr. Hans-Gerwin Burgbacher ile Doç. Dr. Harun Gümrükçü bugün Diyarbakır'da konuşacaklar.
Yarın da Ankara'da.
Dün İstanbul'daki panele en çok "üniversite hocaları" ilgi gösterdiler.
Bakıyoruz Diyarbakır ve Ankara panelleri ile yine en çok "hocalar" ilgililer.
İyi ki "onlar" var.
***
TÜGİAD Başkanı Murat Saraylı'yı kutluyoruz.