Mehmet Moğultay'la dün havaalanında karşılaştık... ABD'ye gidiyordu... Ayaküstü CHP'yi konuştuk... Dedi ki: "Deniz bey kurultayda güvenoyu ister... Farklı şekilde de alır... Kendisine muhalefet edenlere ise susmak kalır."
Görünen köy kılavuz istemez.
CHP'deki gelişmelerin Moğultay'ın anlattığı gibi olacağı gün gibi belli.

___
Moğultay, eski bakanlardan.
Parti içinde "Deniz Baykal yönetimine bayrak açanlardan."
Bayrağı öylesine "sert" açmıştı ki, kendisini "disiplin kurulunda" bulmuştu.
Ama disiplin kurulunun kararını beklemeden, istifasını verip, partiden kopmuştu.
Şu anda CHP üyesi değil, fakat, kendi ifadesiyle "hala kalben CHP'li."
Partideki gelişmeleri "uzaktan" izliyor. Ve "Deniz beye bir şey olmaz... Yerinde kalır" diyor.
Moğultay'ın "uzaktan gördüğünü" hasıl oluyor da partideki muhalifleri göremiyorlar?
Yoksa onları "işleten" mi var?

___
Deniz Baykal'a, "neler oluyor" diye sorduk.
Onu, "partisinin yine iç çekişmelerle gündeme gelmesinden dolayı" üzgün, fakat kurultayda olup, bitecekler konusunda da "çok rahat" bulduk.
Sanki "istemeye istemeye ringe çıkan ve rakibini yeneceğinden emin olan bir boksör" gibiydi.
"Yanlış yapıyorlar" dedi: - Hır çıkarıyorlar... Partiye zarar veriyorlar.
- Kaç kişiler Deniz bey? - Fazla değil... Küçük bir azınlık.

___
Son haftalarda CHP'li pek çok "muhalifle" konuştuk.
"Neden muhalefet ettiklerini" anlattılar.
Hepsi de "partimiz büyümüyor... İktidara karşı yeterli muhalefet yapılmıyor" gibi sözler söylediler.
Söylediklerinde haklılık payı yüksek. Ama Deniz bey "öyle bir şey söyledi ki..."
Yenir, yutulur gibi değil: - Her söylenene inanma... Herkes, şahsi durumunun peşinde.

___
- Ne gibi sayın Baykal? - Boş ver şimdi... Beni konuşturma. Biz konuşturmasak da "kurultay havası" Deniz Baykal'ı konuşturacağa benzer.
Ve Baykal konuşunca da "muhalefet fire vereceğe benzer."

___
- Hala 28 Mart seçimlerinde benim adamım neden aday gösterilmedi kavgası yapılıyor... İyi de senin önerdiğin adayı ilçe istemedi, il istemedi... Diğer milletvekilleri istemedi... Ve senin karşı çıktığın adayla CHP seçimi kazandı... Bu yaşanmış olay... Herkes biliyor... Şimdi kurultay kürsüsünde bunu söylersem ne olacak?
Ne olacağı belli: İç muhalefet karpuz gibi çatlayacak. Deniz beyin elinde "o kadar çok bu tür yaşanmış olay" var ki.

___
Bir ay kadar önceydi.
Celal Doğan'la konuşuyorduk. O tarihte, parti içi muhalefet, Celal Doğan'ı da saflarına katmaya uğraşıyordu.
Celal Doğan "kaçın kurası." Bize "bu hareketten bir şey çıkmaz... Deniz bey hepsini tepeler, geçer" demişti.
O da Moğultay gibi "uzaktan, daha iyi görüyor."

___
Kurultay yaklaşıyor "bu konulara" tekrar gireceğiz.
Bugünlük "iki şey daha" söyleyip, noktayı koyalım.
Gerektiğinde "lidere karşı da" siyaset yapılır ama "örgütle birlikte" yapılır.
CHP'deki muhalefet "örgütten geniş çapta kopuk."
Ve CHP'deki muhalifler "nasıl bir kader birliği" içindeler ki, aldıkları nefesten bile "anında" Deniz beyin haberi oluyor.
Özetleyecek olursak "CHP'de kurultay olacak ama, hiçbir şey olmayacak."