Spordaki "kirlilikler, şaibeler, değişik iddialar" tırmanmaya başlayınca... Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin "duruma el koyuyor."
Ve "Başbakanlık Teftiş Kurulu'na" konuyu intikal ettiriyor.
Başbakanlık Teftiş Kurulu "ince eleyip, sık dokuyor."
"Haftalarca" çalışıyor.
Ve raporunu "yazıyor." Mehmet Ali Şahin: - Raporun hazır olduğu bildirildi... Önümüzdeki hafta bana verilecek.
MEMUR SINAVI
Mehmet Ali Şahin'e "üç kuruluş" bağlı.
Birincisi:
Devlet Personel Dairesi. İşsizlik "had safhada" olduğu için, Mehmet Ali Şahin'e "efendim, personel işleri size bağlı... Aman bana bir iş" diye başvuranın "haddi, hesabı" yok. Ama Şahin'in "yapacağı bir şey" de yok.
Dün bize dedi ki: - Temmuzda memur sınavı olacak... 40 bin açıktan atama yapılacak... 18 bini öğretmen... Üniversitelere 6.600 kadro tahsis edilecek... Geri kalanlar da diğer kurumlara.
Sınav "merkezi sistemle" yapılacak. "Torpil, adam kayırma" imkansız.
VAKIFLAR
Mehmet Ali Şahin'e bağlı ikinci kuruluş ise "Vakıflar Genel Müdürlüğü." Orada da "iş çok." Ama "baş ağrıtacak" boyutta değil.
FUTBOL
Şahin'e bağlı üçüncü kuruluş ise "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü." İşte Bakanı en çok "orası" meşgul ediyor.
Özellikle de "son birkaç aydır." - Sayın Bakan, sizi Genel Müdürlüğün "neresi" yoruyor?
- Futbol.
İLGİLİ KURULUŞ
Mehmet Ali Şahin: - Futbol Federasyonu doğrudan bana bağlı bir kuruluş değil... Ama "ilgili" kuruluş.
- Yani? - Benim Bakan olarak Futbol Federasyonu üzerinde gözetim ve denetim yetkim var.
- Bu yetkinin gereği olarak neler yaptınız?
- Son zamanlarda futbolda olup bitenler çok konuşulmaya başlanınca, gözetim ve denetim sorumluluğumun gereği olarak yola çıkıp, hukuki süreci işlettim.
YENİ YASA
Futbol Federasyonu için "yeni yasa" çıkıyor. Bakan dedi ki:
- Salı günü TBMM Genel Kurulu'nda görüşülür.
- Sonra sayın Bakan? - Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyaret etmek istiyorum.
- Neden? - Yeni yasa ile ilgili olarak bilgi sunmak için... Konuyu kendilerine anlatmak için.
ZAMAN SIKIŞTIRIYOR
Bu konuda Bakan'ın "acelesi" var. Zira "zaman" sıkıştırıyor.
Mehmet Ali Şahin: - Yasa diyor ki, ligin bitiminden bir ay sonra Futbol Federasyonu genel kurulu toplanır... Yani zaman daraldı... Gerçi biz yeni yasada bu süreyi 45 güne çıkardık... Ama yine de zaman kısalıyor.
ESKİ SAĞAÇIK
Sohbet sırasında Şahin'e "futbol soruları" da sorduk.
Gördük ki hayli "ilgili, bilgili." Gençliğinde futbol oynamış. "7" numara... Sağaçık. Amatör kümede "yöneticiliği" de var.
"Eskiden" diye söze başladı: - Futbol sadece oynanan bir şeydi... Şimdi öyle mi?
FAKAT
Başbakan Yardımcısı: - Futbolun konuşanı çok... Yorumcular arttı... Gazetelerde spora ayrılan sayfa sayısı da öyle... TV'ler uzun uzun spor programları yapıyor... Bunlar hep sevindirici... Fakat.
- Evet, fakat? - Her yıl ligin bitimine doğru şampiyon olacaklar ile düşme hattındakiler hakkında çeşitli iddialar ortaya atılıyor... Şaibeler, hakem konuları, uzaktan kumanda sözleri.
DÖNÜM NOKTASI
Mehmet Ali Şahin: Bu yıl bazı iddialar gündeme gelince, bunları ihbar kabul ettim... Ve olayı Başbakanlık Teftiş Kurulu'na resmen intikal ettirdim.
- Sayın Bakan... Bu işler... İddialar ne zaman başladı?.. Dönüm noktası hangi olay?
- Her şey, Süper Lig'in ikinci yarısında Beşiktaş-Samsunspor maçı ile başladı.
- Neden? - Beşiktaş'ın teknik direktörü Lucescu'nun bir sözü çok önemliydi... O söz üzerine gözetim ve denetim yetkimi kullandım.
- Lucescu'nun hangi sözü? - Şu sözü: Türk futbolunda olanlar, Çavuşesku Roman- ya'sında bile yaşanmadı... Lucescu'nun bu söylemi çok ciddi bir iddiaydı.
RÜŞVETİN BELGESİ
Bakan'a "son yıllarda dillerden düşmeyen bir sözü" hatırlattık:
- Rüşvetin belgesi olur mu?
Futbolda da "bazı pisliklerin" belgesini bulmak imkansız.
Bakan: - Doğru, belgesi olmaz... Ama bazı beyanları da yok sayamazsınız... Çaykur Rize ile Akçaabat Sebat maçının devre arasında Yılmaz Vural'ın söyledikleri yenir yutulur gibi değildi.
KORKU TÜNELİ
Rize'nin hocası Yılmaz Vural bu maçla ilgili "bazı iddialarda" bulunmuş ve görevi bırakmıştı.
Mehmet Ali Şahin: - Kendisini aynı gün aradım... Bildiklerini anlatsın diye... Ayrıca ona sahip çıkılacağı garantisini verdim... Gelmedi... Konuşmadı... Söyleyeceğim bir şey yok dedi.
- Sayın Bakan... Çok kişi, çok şey biliyor... Ama herkese korku sinmiş.
- Korkacak bir şey yok... Kimse korkmasın, gelsin... Kapım açık... Konuşana sahip çıkacağız.
BEŞİKTAŞ
Sohbette tabii "Beşiktaş'taki tatsız konuya" da girdik.
"Çakıcı-Sinan Engin-Pasaport" meselesine.
Mehmet Ali Şahin çok üzgündü: - Son derece can sıkıcı... Konu yargıya intikal etti... İçişleri Bakanımızdan aldığım bilgiye göre, olay ciddiyetle takip ediliyor... Bu nedenle şu aşamada benim bir şey söylemem doğru değil... Yargı sürecinin sonunu beklemek gerekiyor.
VE SONUÇ
Sohbetin sonunda yine "rüşvetin belgesi" üzerinde durduk.
Başbakan Yardımcısı: - Türkiye'de rüşvet olayı var mı derseniz, yok diyemem... Ama ispatı gerekiyor... Tabii yargıya intikal eden rüşvet olayları da var... Futbolda ise durum farklı.
- Nasıl? - Yargıya intikal etmiş rüşvet, şike, şaibe konusu yok... Ceza alan yönetici yok... Örnek teşkil edecek olay yok... Bu durumda futbolda bir şey yok mu diye sorarsanız...
- Evet, yok mu?.. Kirlilik, birtakım olaylar yok mu?
- Kimse yok diyemez.