Ardahan'da kış "altı ay... Bazı yıllar sekiz ay." Köylü, parası varsa, odun yakar. Yoksa, tezek. Valilik geçen yıl fukara köylüye "bin ton odun dağıtmış." Bu yıl ise... Ankara "Ardahan'a 4.000 ton kömür yollamış." Şimdi valilik "plan, program" çıkarıyor. Köylere "kömür dağıtmaya" hazırlanıyor. Ama "köylü, kömür sobasını yakmayı bilmiyor ki." Ya yarın köylüler "zehirlenirse" ne olacak? Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Aydın Bacık "Vali bey, siz merak etmeyin" demiş: - Jandarma ne güne duruyor?.. Köylere ekip çıkarırım... Köylüyü, kömür yakma konusunda eğitirim... Siz bu işi bana bırakın. Ardahan'da "asayiş sorunu" yok. Emniyet Müdürü İsmet Taşhan "eskiden sahte para... Hayvan hırsızlığı gibi suçlar vardı... Onları da önledik" dedi. Köylere "hayvan alıcıları" geliyor. "Pazarlık" yapıyor. Hayvanları kamyona yüklüyor. Tam para ödeyeceği sırada "gaza basıp, kaçıyor." Veya "verdiği çek karşılıksız çıkıyor." Ya da "sahte para" veriyor. Polis ile Jandarma öylesine sıkı bir işbirliği içinde ki... Muhtarları eğitmişler. Halkı aydınlatmışlar. Sahte paranın, hakikisinden ayırt edilmesi ile ilgili "afişler bile" bastırmışlar.

***
Emniyet Müdürü'nü de, Jandarma Komutanı'nı da kutladık. Ve sorduk: - Albayım, kömür yakma öğretmenliği nasıl gidiyor? - Çok iyi... Köylünün çocuğunu öğretmenlerimiz yetiştiriyor... Jandarma da öğretmene yardımcı oluyor... Köylüyü eğitiyor... Bizim görevimiz biraz da öğretmenlik değil mi?