Ardahan Belediye Başkanı Teoman Güngör, geçen yıl Ankara'ya ziyaretimize gelmişti. Ayrılırken "bize de bekleriz" demişti. Gittik ve "işte" dedik: - İade-i ziyarete geldik... Nasılsınız, iyi misiniz?.. Ne yapıyorsunuz? Başkan "Ardahan'ı çeviren" yalçın dağları, kayaları gösterdi: - Canımızdan aziz vatanın sınırlarını bekliyoruz... Birinci vazifemiz budur.

***
Başkan... Ardahan'da ne var, ne yok? - Fakirlik var... Esnaf, siftahsız dükkan kapatır. - Belediye ne durumda? - Maaş ödüyorum... Personele borcum yok... Sular, günde 24 saat akıyor... Ah bir de şu fukaralık ile işsizlik de olmasa.

***
Kentin "üçte ikisinde kanalizasyon yok." Belediye "yılın sekiz ayı" karla mücadele ediyor. Belediyede "boş kadro" sayısı 60. İnşaat mühendisi lazım. Ama kimse gelmiyor. Vali, Belediye Başkanı, Jandarma Komutanı, Kaymakamlar, Emniyet Müdürü ve Ardahanlı gazeteciler Fakir Yılmaz, Sürmeli Kılıç, Kasım Tırpancı, Günay Nuh, Alper Turgut, Kubbettin Tarhan'la bir "pastanede" oturduk. Çay içip uzun uzun sohbet ettik. Vedalaşırken Belediye Başkanı Teoman Güngör'ün bir çift sözü oldu: - Bizi unutmayın... Fakiriz diye, uzaktayız diye bizi ihmal etmeyin... Gelin, halimizi görün, sonra isterseniz bir şey yazmayın.