Çuvaldızı hep başkasına batıracak değiliz ya! Bu kez iğneleme sırası Türkiye Sakatları Koruma Vakfı'nda. Nedenini açıklayayım. 26 Ağustos'ta (1983 tarih ve 18147 sayılı Resmi Gazete Karar Sayısı: 83/6898) kurulan vakıf engelliler alanında çalışmalar yapıyor. 1993'te dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı vakfı ödüllendirmiş. Adana Seyhan ilçesi Hurmalı Mahallesi'nde bulunan 3 katlı bina, engellilerin kullanması şartıyla hediye etmiş. Buraya kadar her şey normal.
Anormal olan, binanın amacı dışında satılamaz "şerh"i olmasına rağmen 505 bin liraya satılması. Üstelik 23 yıldır bu binayı Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Adana Şubesi kullanıyor. 2008'de, benim de yönetici olduğum dönemde, binanın satılacağını duyunca TSD Genel Merkez yöneticileriyle Vakıf'a gidip talip olduğumuzu söyledik; dosyamızı da vermiştik. Hâlâ haber verecekler!.. İşin garibi vakıf 2009'da Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden "Bu bina 793 bin 800 liradan aşağı satılamaz" kararı çıkarmış. Ama bu karardan bile bihaber yöneticiler mahkemenin şerhiyle satışı yapamamış. Allah işte... İnsanı kendi kazdığı kuyuya düşürüverir. İyi de olmuş. TSD Adana Şubesi Başkanı Halis Kassap'ın da cin fikriyle sakatlar sokağa atılmaktan kurtuldu. Ancak su hâlâ bulanık.
Haftaya Adana'dayım. Sakatları Koruma Vakfı'nın neyi koruduğuna bakıp detayları sizlerle paylaşacağım.