Beşiktaş yönetimi sezon başında önemli transferler yaptı. Maliyetleri izafi olarak çok fazla olmasa da kariyerleri önemli başarılarla dolu oyuncuları transfer ettiler. Başlarına da Schuster gibi önemli bir karizmayı getirdiler. Bununla da yetinmeyip basketbol takımına da NBA yıldızı Allen Iverson'ı monte ettiler. Buraya kadar herşey güzel. Göze de, kulağa da çok hoş geliyor. Ama bütün bu operasyonların alkışlanabilmesi için, özellikle futbol takımının başarılı olması gerek. 11 hafta geride kaldı ve Beşiktaş ligin zirvesinden uzakta. Üstelik Karabük, İstanbul Büyükşehir Belediye gibi takımların da arkasında olmak bir hayli düşündürücü. Sorun nerede? Cevap çok açık. Tüm sorun Schuster'de. Zira Beşiktaş'ın kadro kalitesi ligin en iyilerinden biri. Fakat Schuster şimdilik başaramıyor. Asıl tehlike ise Schuster'in kişiliğinde. İnanılmaz bir narsizm sergiliyor. Hala geçmişte kalan kariyeriyle yaşıyor. Ona göre burası ikinci sınıf insanların yaşadığı bir ülke.

TÜRK FUTBOLUNA SAYGISI YOK!
Kasımpaşa maçından sonraki basın toplantısında "hakemlerin Beşiktaş'a saygısı yok" derken büyük bir çelişki içindeydi. Zira maçı yöneten Bülent Yıldırım, son yıllardaki en başarılı yönetimini sergiledi. Asıl olan Schuster'in Türk futboluna saygısı olmadığıdır. Buyurun size basit bir detay. Federasyonun talimatı çok açık. Sahada ve kulübede olan herkes boynuna akreditasyon kartını takmak zorunda. Ama Schuster takmıyor. Çünkü ona göre Schuster'i herkes tanıyor. Almanlığını inkar eden bir Alman'ın basın toplantıları da İspanyolca. Türkiye'yi ikinci sınıf gören, Almanlığını inkar eden bir Alman Beşiktaş'a ne verebilir? Üstelik basın toplantısında "Bu kötü gidiş nasıl düzelecek?" diye soran bir basın emekçisine "Bilmiyorum" diyebilecek kadar küstah ya da alaycı... Beşiktaş yönetimi düşünmek zorundadır. Önlerinde Frank Rijkaard'lı G.Saray örneği var. Dünya çapındaki futbolculuğu ve pırıl pırıl teknik direktörlük geçmişiyle Frank Rijkaard da dokunulmazdı. Ama bugün Rijkaard Amsterdam'da G.Saray'dan kazandığı Euro demetlerini istiflerken, aynı G.Saray bir enkaz haline geldi. Eğer Demirören ve arkadaşları aynı akıbeti yaşamak istemiyorlarsa; rotasyoncu Schuster'e balans ayarı yapmak zorundalar.