Gelen yüzlerce e-posta mesajının arasına tek tük de olsa onlar da karışıyor. Çalan telefonlarda onların oranı bazı günler dikkat çekiyor.
Okurlar için gazeteyle iletişimin vesilesi, sadece şikâyetler değil.
Köşe yazarına ulaşıp yazdıklarına yeni ayrıntılar eklemek, muhabirlerle bağ kurup onlara haberleriyle ilgili ek bilgiler vermek, servislere erişip "tüyolar" aktarmak da var.
Okur Temsilcisi yayına sunulmuş içerikle ilgili tepkilere her zaman öncelik tanıyor, ama anlıyoruz ki, başka anlamlarda da diyalog ihtiyacı, temas beklentisi hayli yüksek.
Aramalar güven eksenli
İletişim hem hız kazanıyor hem de yayılıyor. Türkiye'de de basını izleyenler arasında giderek yoğunlaşan, kendiliğinden gelişen bir "interaktif yapılanma" görülüyor.
Gazeteler de bu gelişen ihtiyaca karşılık vermeye çabalıyor.
Tabii hepsi değil; okurla diyaloğa önem verenler.
Okurlar eğer bazı haberlerle ilgili ek bilgileri, katkıları, yeni haber fikirlerini gazetelerine iletme hevesindeyseler, bu gazeteye olan güvenin de göstergesi.
Yani ciddiye alınması ve destek bulması gereken bir tavır.
Bu yüzden okurlar telefonla, faksla ve e-posta yoluyla haberci ve servislere ulaşmalı kolayca.
Hangi haber nedeniyle kime ulaşacağını da bilmeli.
Kimi gazeteler, en azından bölüm ve sayfa içlerine ortak bir telefon numarası, ortak bir e-posta adresi vermekte. Kimileri daha ileri giderek muhabirlerinin haberlerinin yanında direkt numara ve e-posta adresi sunmakta.
Gazetelerin internet siteleri de yararlı ve daha kapsamlı bir işlev görebilir. Bu siteler gazetenin tüm haber üreten servislerinde çalışanların listesini isim isim (hatta fotoğraflarıyla) verebilir; telefon ve e-posta adreslerini de ekleyerek.
Özdeşleşme, yakınlaşma
Bütün bunlar, okurların kendilerini gazeteleriyle özdeşleştirmesi, haberlerini okuduğu insanlarla yakınlaşması için de çok önemli. Önümüzdeki dönemde "interaktif habercilik" daha da artacak, dolayısıyla haberciliğe kendi çapında katkıda bulunacakların da güven duyacakları haber kuruluşlarına aidiyetinin şimdiden sağlam kurulması gerekiyor.