Siyaseten mutsuz ve tatminsiz olduğunuz ve aktif siyasetin de içinde bulunmadığınız durumlarda, sokağa çıkıp gösteri yapmak mutsuzluğunuzu azaltsa bile onu yok edemez.
Eğer gösteri sırasında yasal sınırları zorlayıp polisin şiddetli müdahalesi ile karşı karşıya kalmışsanız, bu kez mutsuzluğunuza bedeninizin duyduğu acılar da eklenir.
Kaç kuşaktır bu tür durumlara ve bunların olumsuz sonuçlarına tanık olmuş, deneyimli bir toplumuz. Ve sonunda bu toplum demokratik ve meşru siyasetin benimsenecek en akılcı yol olduğuna karar verdi... Siyasetin önce sokaklarda sonra da kışlada şekillendiği model reddedildi.
Bu gerçeği görmemek, ya cahilliktir ya da gözü dönmüş bilinçsizliktir.
Alternatifsizlik
Konuya daha somut yaklaşmayı denersek...
Diyelim ki AK Parti'nin her seçimi kazanması ve Tayyip Erdoğan'ın karizmatik bir lider konumunda kitlelerin desteğini alması sizi bunaltıyor.
Bu durumda öncelikle "Neden bir başka parti ve bir başka lider bunlara alternatif olamıyor" sorusuna cevap aramanız, gerçekçiliğin ve siyasi aklın gereğidir.
Sokağa çıkıp eylem koyarak "İstemezük" diye bağırıp çağırmanın AK Parti'yi ve Erdoğan'ı daha da güçlendirdiğini, barıştan, istikrardan ve gelişmeden yana olan geniş kitlelerin Erdoğan'ın arkasında daha da fazla kilitlendiğini, herhalde öğrenmiş olmalıyız.
Tabii ki her siyasi mutsuzun bir partiye katılıp, aktif siyasete girmesi gerekmez. Çağdaş demokraside çoğulculuğu ve çok sesliliği sağlayan yöntemlerden biri elbet de "Katılım"dır.
Partilere yol gösterin
İşte bu katılım denilen yöntemi, sizi polisle karşı karşıya getiren sokak eylemlerinde yer almak yerine AK Parti karşısında desteklediğiniz partiye düşünce ve ufuk katkısı yaparak da uygulayabilirsiniz.
Örneğin neyi istemediğinizi, neye karşı olduğunuzu zaten sokak eylemleri ile seslendirmeniz mümkündür. Ama kitleler oy verecekleri partinin ve kişilerin nelere karşı olduğunu değil, neleri vaat ettiğini, hangi gerçekçi projeleri gerçekleştirmek için kendilerinden oy istediğini merak eder. Bir konuma karşı olmak ancak dar ve kemikleşmiş seçmen kitlelerine özgü bir tutumdur... Bu tutumun sahipleri de seçmen kitlesi içinde yüzde 10-15'i geçmez...
Sokak yanlış mekândır
Kısacası AK Parti'ye ve Erdoğan'a karşı iseniz, CHP'yi, MHP'yi ve diğer partileri, siyasi rekabetin gerektirdiği koşullara uymaları için teşvik edin. Yeni projelerle toplum önünde ufuk açmaları için, onları cesaretlendirin.
Demokrasinin sağlığı da, mutsuzların ruh sağlığı da, iktidara alternatif olacak partilerin varlığına bağlıdır. Bu alternatif, sokaklarda üretilemez.