Yok! Hemen heyecanlanmayın! Boğaz'a 3. Köprü'den söz etmiyorum.
Dert ettiğim köprü inşaatı tamamlanmak üzere olan ve 29 Ekim'de açılışının yapılması planlanan Haliç Metro Köprüsü.
Mayıs ayının ortalarıydı.
Kafaya taktım, Haliç'in her yanını dolaşıp çeşitli açılardan köprüye bakmaya başladım.
Daha beş dakika geçmemişti ki, ne yalan söyleyeyim, içimden "yapıldığı yerin dokusu ve tarihiyle bu kadar mı ilgisiz, bu kadar mı uyumsuz bir tasarım olur?" diye geçirmek durumunda kaldım.
Sonra kendime "Modern mimariye meraklısın ama ne şehircisin ne de mimar; o yüzden fazla iddialı düşünmekten kaçın!" diyerek sakinleşmeyi denedim.
Beceremedim. Çünkü Kasımpaşa tarafından bakıp da yeni köprünün taşıyıcı kuleleri yüzünden Süleymaniye'yi göremeyince hem öfkelendim hem de hayal kırıklığına uğradım.
Köprünün inşaat hikâyesi, UNESCO itirazları ve projedeki değişikliklerle ilgili haberleri bir daha gözden geçirdim.
Oturup yazacaktım ki, Gezi olayları patlak verdi, gündem bir anda değişti. Bu "siluet faciası"na değinmek kısmet olmadı.
Şimdi fazla uzatmadan fikrimi dile getirmek istiyorum.