Hiç uzatmadan, gecikmeden, savsaklamadan yeni ve ayrımcılığı yasaklayan bir anayasaya ihtiyacımız var.
Ve havaya, suya, toprağa nasıl ihtiyacımız varsa...
Bir Nefret Suçları Yasası'na da öyle ihtiyacımız var.
Çünkü apaçık ortada ki...
"İçimizdeki linççi" hep hazır ve nazır!
Çünkü belli ki...
Bu toplum berbat önyargılarını bir çırpıda silip atamayacak!
***
Öyle bir talim terbiyeden geçmişiz ki...
Tarih bilgimiz yalan yanlış.
Yurttaşlık bilgimiz devlet önünde ceket ilikleyip bel bükmekten ibaret.
Sosyal bilgimiz asosyal!
Hal ve gidiş'imiz bir öyle bir böyle!
Allah'tan çoğumuz iyi insanlarız. Merhametimiz düşmanlığımızdan, sevgimiz nefretimizden fazla!
Fakat bunlara pek güvenmemeli!
Çünkü küçücük bir anlaşmazlık kıvılcımını bir anda korkunç bir sosyal yangına çevirecek kadar rüzgârlı bir toplumsal iklimde yaşıyoruz.
***
Malatya'da Alevi bir ailenin evinin öfkeli bir grup tarafından yakılmaya kalkışılması karşısında herhangi birinin değil, ama gazetecinin sağa sola "herkes akıllı olacak, olmazsanız sizi de yakarlar" türünden mesajları atıp ve mağdur aileden "o yamyam aile" diye söz etmesi sizi şaşırttı mı? Sanmam!
Farklı grupları "insan"dan saymayanlar; vicdanını sadece "kendisi gibi olanlar" için kullanan ama "ötekilere" alabildiğine hoyrat ve nefret dolu yaklaşanlar öyle çok ki!
Gerçekçi olalım...
Farklılıklara tahammülün ve birlikte yaşam kültürünün gelişmesi çok zaman alacak!
Biz şöyle iyiyiz, böyle güzeliz de...
6-7 Eylül'ü, Kahramanmaraş olaylarını, Madımak'ı yaşamış bir toplumuz.
O yüzden işte Nefret Suçları Yasası çok acil ihtiyaçtır!
Yani nefret söyleminin önü mutlaka ve öncelikle hukuken baskı altına alınmalıdır.