Geçen hafta bu köşede çıkan "Biutiful yalanlarımız ve gerçekler" başlıklı yazım bu filmin bana düşündürttüklerinin sadece küçük bir parçasıydı.
Düşünmek de bir yana...
Film, hani derler ya, insana koyuyor! İçine taş gibi oturuyor!
Asıl soru da orada başlıyor: Neden böyle bir etkisi var filmin?
Sorunun cevabını aramak için filme değil kendi hayatlarımıza ve dünyaya bakışımıza odaklanmamız gerekiyor!
Ve işte tam o noktada çuvallıyoruz!
***
Bir de
Inarritu'nun filmine (hatta 21 Gram dahil bütün yapıtlarına) burun kıvıran uzman (!) sinema yazarlarımız var!
Inarritu
"ruhumuza dokunup üç kuruş isteyen bir dilenci"ymiş; sinemasının seyirciyi taciz etmeye varan bir dokunaklılığı varmış!
Bu da bir fikir tabii; tartışılır!
Fakat ben
"dokunaklı" filmle
"dokunan" film arasında bir ayrım çizgisi çekmekten yanayım. Bu
bir...
"Cool" takılan ve
"dokunmaktan ürken" filmleri artık politik olarak tehlikeli buluyorum. Bu da
iki...