Mehmed Akif'in sükûtları... Midhad Cemal'e göre Akif'in sevimli bir sükûtu vardı; sevdiği bir kişi eserini okurken... İbadetli sükûtu ise bir musiki parçasını dinlerken görülürdü. Bir şey anlatıldığı zaman giyindiği zeki sükûtu da vardı... Yanında biri çekiştiriliyorsa hemen istiskal eden bir sükûta gömülüverirdi... Bilmediği bir konuyu bilir gibi anlatarak yanlışlığa düşenin yanında ise utanan bir sükûtla, sanki o yanlışlığı kendisi yapmış gibi adeta kaçacak yer arar, o kişi namına utanırdı.
HİCRAN GÖZE (Mehmed Akif: Hüzünlü Bir Yolculuk)