Magazinci gençlere sitem ettim:
- Çocuklar çok üzdünüz beni. Telaşlanıp sordular:
- Abi bilmeden kırdık mı seni?
-Kırmak değil de boşa bastırdınız.
- Hayırdır abi nettik?
- Sizden bir iki ufak tüyo istedim. Söylediklerinizi de yazdım köşeme...
- Fena mı oldu?
- Tabii fena oldu. Siz bana; "Epeydir dargın olan Cem Yılmaz'la Mazhar Alanson barışıp umreye gittiler" deyince güvenip yazdım, asparagas çıktı. Cem Yılmaz tweet atıp yalanlamış, imalı sözlerle de hırpalamış beni. - Abi biz de gördük ama sonra hemen sildi attığı tweetleri.
- O sildi ama medya siteleri kullanmış çoktan manşetlerinde.
Sacit Aslan bile programında "Savaş tecrübeli gazetecidir, kimler nasıl mandepsiye bastırdılar acaba?" diye sordu.
- Estağfurullah Abi sana yapar mıyız öyle şey? Biz haberimizin arkasındayız. Yalnız sen geçen ay barışıp gittiler demişsin ya, esas tarih biraz daha eski; 2-3 ay öncesi. Hatta "Ekipte Cem'in abisi Can Yılmaz da var" dedik de o kısmı yazmamışsın.
Anlayacağınız, Cem Yılmaz reddediyor ama genç meslektaşlar ısrarla "haberimiz doğru" diyor. O zaman bir kez de Mazhar Alanson'a sorayım: "Tarihte mi yanıldım yoksa hiç mi gitmediniz bu yıl içinde?"