Önce, gelen eleştiri mektubunu, sonra da yorumumu okuyun lütfen. Arkadaşımız diyor ki; "Savaş Bey, bir meslektaşım size bir mektup yazmış siz de bunu aynen araştırmadan, soruşturmadan yayınlamışsınız. Bunu sizin gibi yılların gazetecisi bir kişiye yakıştıramadım. Siz tüm haberlerinizde doğru mu yanlış mı, araştırmadan haber yapmazsınız diye bilirdik.
Kanun teklifi
O mektupta doğru olan, Emniyet Teşkilatı mensubu herkesin katıldığı konular var. Ama mektubun asıl yazılış gayesi bugün Meclis'te görüşülecek Polis Akademisi mezunlarının önüne Ali Cengiz oyunu ile geçilmesiniönleyecek kanun teklifidir.
Hayallerimiz!..
Biz 14 yaşında polis kolejine, açılan sınavları aşarak girdik ve 8 sene anamızdan babamızdan ayrı, yatılı olarak polis koleji ve polis akademisinde okuduk.
Hayallerimizi ve rüyalarımızı rütbeler süsledi bu zaman zarfında. Ve polis artık işkence yapmıyorsa, insanımıza insan gibi davranıyorsa (istisnai durumları ve az miktarda yaşanan,üzüldüğü olayları hariç tutuyorum) bu çağdaş bir anlayışla yetiştirilen polis akademisi mezunlarının teşkilata kattıkları sayesindedir. Hiç rastlamadınız mı bize?
Gidin, görün
Gidin herhangi bir karakola bir polis akademisi mezunu orada çalışıyorsa konuşun. Gelin polis kolejini, polis akademisini gezin, öğrencileri görün . Hepsi pırıl, pırıl. Onları görün, yetiştirildikleri mekanları görün, hayallerini dinleyin, düşüncelerini paylaşın, eğitimlerini görün. Hayret edeceksiniz. İnanın bana ülkenin geleceğine daha pozitif bakacaksınız. 'İşte özlediğimiz polisler geliyor' diyeceksiniz. İşte bizler böyleyken ne oldu;'te sınav açıldımemuru olan belli sayıdaki yıldızı bize takmak için niçin 8 sene okuttu.İş bununla da kalmadı.
Amir olmak!..
Bu meslektaşlarımıza bu da yetmedi. Memur olmadan önce yaptıkları askerliği, polis memuru iken gittikleri yurtdışı görevinde geçen süreyi rütbe terfiine saydırdı . Şimdi yanında memur olarak çalıştıkları sicil notlarını dolduran 1995, 1994'te polis akademisi mezunlarının bir anda havadan gelen rütbelerle amiri olacaklar.
Rütbe kazanmak
Anayasanın eşitlik ilkesi bu mu? Bunun adına Ali Cengiz oyunu derler. Yasadaki açığı kullanmak derler. Ben ve polis akademisi mezunu binlerce arkadaşım bu durumdan rahatsızız. Çünkü ortada haksızlık var. Bizler yıllarca bu rütbeyi kazanmak için uğraşalım, birileri kalksın, bir sınavla 9 aylık kursla amir olsun. Üstüne üstlük onu bunu saydırarak hak etmeden rütbe taksın.
Sorgulamadan
Bu ne biçim adalettir.zihniyetle devam edilirse arkadaşlar anasının karnında geçen zamanı da saydırmaya kalkacak diye endişeleniyoruz. Bu işin, bu saçmalığın sonu gelmez. Siz de bu konuda bu arkadaşın söylediklerini aynen sorgulamadan aktardınız. Polis amirleri olarak hakkı yenen biziz. Amirlik için 8 sene eğitilen biziz. Siz 9 ay kurs sonrası amir olanları, sanki haksızlığa uğrayanlar onlarmış gibi sunulan duygusal sömürüyle süslenmiş bir mektubu aktarıyorsunuz.
Yanlışlıklar
ABD'de ötanazi ile ölmesi için mahkeme kararı çıkarılanın ölmemesi için binlerce insanın gösteri yapması, ülkenin ayağa kalkması ve bu konuda yeni kanunun çıkması ve bu işlemin iptali gösteriyor ki mahkeme kararları her zaman doğru değil. Bu da teşkilatımızdaki rütbe sistemini alt üst edecek, gerginliklere sebep olacak bir yanlış ve düzeltilmesi lazım.
Kaş yaparken
Bence toplumsal görev üstlenen köşe yazarlarının da fotokopi dükkanlarında sorgusuz sualsiz getirileni çoğaltan kişiler olmadıklarını, milyonlarca kişinin okuduğu bir gazetede yazı hazırladıklarını hatırlamaları gerekiyor ki kaş yapalım derken göz çıkarmasınlar.kırmadığımı ümit ederim. En azından bugünkü okuduğum yazınızdan sonra benim size kırıldığım kadar kırılmadığınıza eminim. Binlerce polis akademisi mezunundan biri.
Neticeten
Bu arkadaşımız diyor ki; "Size gelen bir mektubu aynen yayınladınız." Ben okuduğunu anlamayan bir emniyetçinin cinayetleri filan nasıl çözeceğinden yana endişeliyim. O mektup hatırlayacağınız gibi sayın başbakana hitaben yazılmıştı. Ben sadece aracılık ettim. Orasına burasına dokunarak yayınlamak ayıp olmaz mıydı? Sizin de üstlerinize ya da siyasilere ileteceğiniz bir mesaj olsa yardımcı olmaz mıyım ? Memur olduğunuz için uluorta konuşamıyorsunuz. Sıkıntılarınızı nakletmek için yardım istediğinizde başınıza müfettiş mi kesileyim sevgili kardeşim.
Yitirmemek gerek!..
Koskoca başbakan bu mektubu okur, uzmanlarına danışmanlarına yorumlatır, eksik gedik neyse kapansın diye hareket emri verir. Yanlışlar, eksikler, abartılar varsa zaten süzgece takılır kalır. Unutma arkadaşım; bu ülkede herkesin konuşmaya ve düşüncelerini açıklamaya hakkı vardır . Biz sözlerine hak versek de vermesek de konuşma hakkı vardır yani. Lütfen konuyu böyle değerlendirin ve sorunlarınızın çözümü için her önerinize açık bir gazete köşesini yitirmeyin. Sevgilerimle.
