Türküleri güzel söyleyip, el üstünde tutulan dev bir sanatçıydı o. TRT'de radyo programlarında olsun ya da halk konserleri, özel etkinlikler, plaklar, kasetlerde olsun o yanık, o duyanı yürekten dağlayan, içini içini harlayan sesi duyanlar el üstünde baş üstünde tutardı onu. Nezahat Bayram'ların, Muzaffer Akgün'lerin, Safiye Ayla'ların döneminde o da sahnelerde, mikrofonlarda, dönen taş plaklardaydı sesiyle. Bütün ülkeyi her daim hayran bırakırdı kendine...

Ümitsiz bir bekleyiş
Tevellüdü yetmeyenler bu dev sanatçıyı, Hacer Buluş'u tanımaz belki. Çünkü nicedir bir başınalığın, kenara itilmişliğin, yalnızlığın gergefinde hüzün desenleri gibi duruyor o büyük kadın. O eski zamanlarda gördüğü saygı ve sevginin esamisi bile okunmuyor artık. Hadi bunlardan geçtik, üstüne bir de hastalıklarıyla savaşarak, hayatının sonunu ümitsizce bekliyor; olacak iş mi bu?.. Kızı Zehra aradı buldu beni. Dedi ki; "Hani o bir zamanların güzel sesli sanatçısı vardı ya, şimdi ne yazık ki Ankara Etlik İhtisas Hastanesi'nde SSK imkânları ile tedavi görmeye çalışıyor.

Ağrılar diner mi?..
Başhekim Cem Bey her ne kadar elinden geleni yapsa da, hastanın fizik tedavisi görmesi gerektiği yolunda raporlara rağmen, göndermiş olduğu hastanelerden bavullarla geri çevrildi annem. Onu hastaneye kabul bile etmediler. Şu anda Ankara Etlik'teki evinde tek başına ağrı kesicilerle ağrılarını dindirmeye çalışıyor. Biz ise elimizdeki imkânlar fazla olmadığı için yardımlarımızda yarım yamalak kalıyoruz...

El veren kim?..
Şimdi hangi bakanımızın durumdan vazife çıkaracağını merak etmekteyim. Acaba Sağlık Bakanı mı harekete geçer yoksa Kültür Bakanı mı? Aradan Melih Gökçek sıyrılıp; "Ben kollarım sanatçı anamızı mı?" der, yoksa TRT mi koltuk çıkar eski altın sesli sanatçısına?.. Bekleriz birkaç gün. Ardını önünü sorar soruşturur takipçisi oluruz elbet bu havadisimizin. El veren, destek veren, iyilik eden olursa adını yürek gönderlerine bayrak eder çekeriz bu köşeden.

Sevindirin haydi!..
Kimse tınmazsa, 'bana ne' muhabbeti galip çıkarsa ne mi ederiz? Onun öyle olacağını düşünmem bile. Andığım adreslerde oturan adamlar insan adamlardır. Vefalı, saygılı adamlardır. Yapmazlar öyle duyarsızlık, meraklanmayın...
Haa bu arada ola ki; Hacer Buluş ustaya ulaşmak, merhaba, geçmiş olsun demek isteyen olur aranızdan. O zaman çevirin 0312 322 50 30 numarayı, bulun ve sevindirin Hacer ablayı.