Hatırlayalım: 10 Eylül (2010) günü burada çıkan yazının başlığı, "Kemal Bey için yalan söylemek ahlak sorunu değil" idi.
"Her politikacı olayları biraz eğip büker ama bunun durumu farklı. Bu bir fenomen, bir vaka!" demiş ve şöyle devam etmiştim:
"Bence yalanlarını, ahlaki bir sorun değil, bir başarı öyküsü olarak görüyor. Bu konuda duyarsız... Yani yalan söylediğinde 'süperegosu' müdahale etmiyor."
O yazıda lafı şöyle bağlamışım: "Bu adamdan çekeceğimiz var."
***
Kemal Bey'in ikide bir sözünden dönmesine değindiğim bir başka yazıda ise CHP'lileri şöyle uyarmıştım:
"Not: CHP'liler kızmasın. Elbette diğer politikacıların da döndüğü oluyor. Siyaset bazen ustalıkla dönmeyi gerektirir.
Ama Kemal Bey farklı: Bu kadar
kısa sürede, bu kadar
çok ve bu kadar
hızlı dönenini ilk kez görüyorum.
Elbette CHP'liler de bunun farkında ama 'kavgada olur böyle şeyler' diye ses çıkarmıyorlar.
Referandum geçsin, tornistanı örgüt içinden yapıp,
partililere saç baş yolduracak.
Huylu huyundan vazgeçmez!" (8 Eylül 2010)
***
Seçimlere sadece üç ay kalmışken koca CHP'nin vardığı noktaya bakın.
Entrikalı dizileri andırıyor.
Şimdi kendinizi
Türkiye'nin ortalama bir vatandaşının, sokaktaki insanın yerine koyun.
Ekranlardan akan dehşetengiz haberlere bakınca, "Yahu
Atatürk'ün kurduğu CHP,
Cumhuriyet Halt Partisi olmuş" demez misiniz?
Daha da önemlisi: Hükümet olsun, ülkeyi yönetsin diye böyle bir partiye oy verir misiniz?
***
Görevlerinden istifa ederek CHP'den milletvekili adayı olanların haberleri gelmeye başladı.
Ergenekon soruşturması bağlamında adı geçenlerin üst sıralara yerleştirileceğini sanmıyorum ben...
Çünkü önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak olan bilgiler de eklendiğinde parti iyice zora girer.
Süheyl Batum'un ne hallere düştüğünü gördük.
Not: "Halt' kelimesinin iki anlamı var.
1) Bir şeyi başka bir şeyle karıştırma.
2) Münasebetsiz iş veya söz.