LİGDE ve Avrupa'da farklı bir Trabzonspor var. Bunun sebebi sizce ne; takımı nasıl buluyorsunuz?
Ligde karşılaştığı üç maç sonucunda her ne kadar sezon başı olsa da ilerisi için ümit veren bir görüntü yok. Şu anda ligde 15. sırada ve en fazla gol yiyen takım. UEFA Avrupa Ligi'nde ise gruplara kalma başarısını gösterdi. Ama gruplara kalırken karşılaştığı rakipleri göz önüne getirdiğimizde gerek oyuncu kalitesi gerekse oyun anlayışları olarak Trabzonspor'dan çok alt seviyede takımlar olduğu gerçeği var.
Geçen yıla göre takımda bir değişim var mı? Her şey aynı mı?
Değişim var demek mümkün değil. Kağıt üstünde teknik adam değişiminden başka herhangi bir değişimin olduğunu söyleyebilmek son derece zor. Avrupa Ligi maçlarından beri yazdığım yazılarda sayın Mustafa Akçay'ı uyarmaya çalıştım. Çünkü Akçay bana göre yanlış yolda. Şenol Güneş'in ve Tolunay Kafkas'ın başaramadığını yapmaya çalışıyor!
Sistem aynı, oyuncular aynı, takım aynı. Bu da Mustafa Akçay'ın daha önce bir takım planlaması yapmadığı gerçeğini ortaya çıkarıyor. Fark yaratabilmek için farklı düşünmek gerekiyor. Örneğin Ertuğrul Sağlam Eskişehirspor'a gittikten sonra ilk 11'in de 3-4 genç oyuncuya yer vererek farklı bir görüntü ortaya koydu. Akçay ise 1461'den öğrencileri olan ve takım kadrosunda bulunan genç oyuncularına hala şans vermeyi düşünmüyor.
***
Cech gider mi? Olcan sol bek mi?
Trabzonspor sola bir türlü çare bulamıyor.
Cech, Celustka ve Emerson'un gönderilmesi hata mıydı?
Bu konu sadece bugünün değil, geçmiş yılların da büyük sorunlarından birisi.
Sola bir türlü gerekli yeterlilikte oyuncu bulunamayışı transferde en büyük yetersizliğin örneği.
Cech ve Emerson'dan bir türlü gerekli verim alınamadı. Yalnız sezon başlarken burada yer verilen Celustka'nın -ki stoperden dönme sol bek- her şeye rağmen takımda kalması gerekirken başka bir takıma gönderilmesi tam bir komedi. Şimdi ise Olcan'dan sol bek yaratılmaya çalışılıyor!
Forvet arayışları sonuçsuz kaldı. Bir Henrique, bir Batuhan Trabzonspor'a yetecek mi?
Bir takımı oluşturmak için bir plan yapmak gereklidir. Takım gol noktalarında sorun yaşadığı zaman hemen bir golcü yokluğu akla gelir. Ama Trabzonspor'un sorunu sadece bu mu? Önemli olan bir takım bütünselliği içerisinde olmak ve oyunun kaderinin bir oyuncuya bağlı kalmamasıdır. Şu anki görüntüde kim transfer edilirse edilsin istikrarlı bir takım oluşturmak kolay değil.
Oyundan alındığı için Adrian isyan etti. 11'de başladığı her maçta oyundan alınıyor. Haklı mı bu isyanında?
Önce Adrian nerede takıma daha fazla katkı yapar onu belirtelim. Geldiğinden beri bu oyuncudan fazla verim alınmadığını düşünüyorum. Çünkü şu anda bile kaleye yakın oynaması gerekirken kenar oyuncusu gibi görev veriliyor. Mustafa Akçay bu oyuncusundan takıma daha fazla katkı yapmasını bekliyorsa forvetin hemen arkasında görev vermesi gerekmektedir.
Trabzospor bu sezon ligde rakiplerine göre ne yapar?
Şampiyonluk yarışında var olabilmesi çok zor. İstanbul'un Üç Büyükleri'ni bir kenara bıraktığımızda Kasımpaşa, Bursa ve Eskişehir gibi takımları düşünürsek şu anki gelinen noktada Trabzonspor için ümitli olmak mümkün değil. Eğer takımda bazı değişiklikler yapılmazsa geçen sezonki tablo ortaya çıkabilir.
***
Görev almanın kriteri...
Bugüne kadar gelen sorunların başında Trabzonspor'un bir türlü çağdaş anlamda kurumsallaşamaması geliyor. Kulüp bünyesinde görev verilenlerin bir çoğu eğitim, birikim ve deneyim bir kenara bırakılarak Ahbab-Çavuş ilişkisi içerisinde görevlendiriyorlar. Kendi içinden çıkmış, eğitimini almış birikimi olan ve görev verildiği zaman takıma mutlak katkı yapabilecek isimleri tercih etmelisiniz. Örneğin Güngör Şahinkaya gibi 15 yıldan beri Futbol Federasyonu'nda milli takımların değişik branşlarında görev alan bir isimden nedense bir türlü yararlanılmıyor.