Maça Adrian'ın mükemmel golüyle başlayan Trabzonspor için maçın ilk yarısı kabus gibi geçti. Skoru elde eden bir takım, kendi sahasındaki maçta, Rizespor gibi lige yeni çıkan yeni bir takım oluşturmuş bir ekibe karşı sahasında nasıl bu kadar mahkum oynar? Söylenecek çok söz var. Mustafa Akçay'a Avrupa kupalarıyla başlayan süreçte geçen sezonki takımla bu işin yürümeyeceğini söylemeye çalıştık.
Avrupa kupalarındaki rakiplerinin alt seviyede takımlar olduğunu ve alınan sonuçların kendisini yanılttığını düşünüyorum. Maçın ilk yarısında Rizespor çok fazla pas hatası yapmasına rağmen, Trabzonspor kalesi önünde daha fazla göründü. Olcan'ın oynadığı kenardan sıkça atak girişimlerinde bulunup beraberlik golünü burdan buldular..

ARANAN LİDER: MALOUDA
Malouda, ikinci yarıda Trabzon'u ateşleyen isim oldu. Fizik olarak hazır değil ama ikinci yarıda sahada futbol adına her şeyi yapan isimdi. Ayağına aldığı her topu olumlu kullandı ve mükemmel bir golle takımını öne geçiren isim oldu. Eğer arkadaşları kendisine ayak uydurabilirse, yıllardır Trabzon'un aradığı lider oyuncu profilini sahaya yansıtır.
2-1'den sonra Rizespor riskleri göze aldı. Arkasında çok önemli boşluklar oluştu fakat Trabzonlu oyuncular bazen final pası yetersizliği, bazen de şiddetini iyi ayarlayamadıkları için kendilerini rahatlatacak golü bulamadılar.
Alınan üç puan önemli fakat Akçay'ın artık daha dengeli bir takım oluşturma yolunda bazı genç oyunculara daha fazla ilk 11'de şans vermesi gerekiyor.

VOLKAN DA HATALI, TARAFTAR DA
Şen'in ilk yarının sonlarında taraftarlarıyla yaşadığı nahoş bir olaydı. Fakat Volkan Şen'in sahayı o anda terk etmesi ise yanlıştı. Çünkü oyuncu hazırlanıp sahaya girinceye kadar 2 dakikalık süreçte takım sahada on kişi mücadele etmek zorunda kaldı. Hatta Çaykur Rizespor bu esnada iki de önemli atakla gole çok yaklaştı. Taraftar demek takıma ve oyuncusuna iyi ve kötü günde sahip çıkan demektir. Umarım Volkan'ın bu tavrı olumlu sonuçlar doğurur.