Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Hümeyra'nın canı yine yandı...

İnsanın 'ne gerek vardı' diyesi geliyor Fikret Hakan'ın açıklamalarını okuyunca. Önce Hümeyra'yı yaralamış. Yine, yeni, yeniden... Sonra da Çolpan İlhan'ı. Oysa insan yılları ardında bırakınca rahatlar, değil mi? Yok... Ama yine de insan soruyor, bunca yıl sonra torun torba sahibi Çolpan İlhan'ı anlatmak niye? Kime ne faydası var 50 yıl öncesinde kalmış olayları anlatmanın? Ve Hümeyra... Yıllar önce Fikret Hakan, Aktüel dergisine bir yazı yazmış, 26 yıl önce döverek hastanelik ettiği eski eşi Hümeyra'dan özür dilemişti... Bir özür bütün yaraları tamir etmeye yeter mi? Yetmiyormuş! Aksine, o günleri hatırlamak Hümeyra'nın yaralarını bir kez daha kanatmıştı. Evine gitmiştim, bu konuda ilk ve son kez konuşmuştu... "Canım yandı" demişti, "Hem fiziki olarak canım yandı, hem insan olarak. O olaydan önce bir araba kazası geçirmiştim. Yüzümün sağ tarafına plastik estetik yapılmıştı. Burnumu toparlayamadılar diye ameliyattan altı ay sonra bir ameliyat daha olmuştum. Ve yüzüm artık dokunulur gibi değildi. Sonra üçüncü ameliyatı yaptırdım. Bunun tekrar gündeme gelmesi hayatım boyunca unutamayacağım o acımı bir kez daha hatırlattı. Bir de kırılmış bir onurum vardı ortada, bir şerefsizlik vardı! O da çok acıttı..." Bazı olaylar vardır, insanlar onları unutmak ister. Hiç yaşamamış gibi görmek ister. Hümeyra'nın daha evliliğinin ilk günlerinde yediği dayağı unutmak istemesinden de daha doğal bir şey olamaz! Unutmak için de kendince yöntemler geliştirir insan. Ama bir gün, bir yerde biri çıkar ve bütün acılarınızı bir kez daha yaşamanız için karşınıza dikilir. Bence Fikret Hakan'ın sözleri bir kez daha acıttı Hümeyra'yı... Hem de onca çileden, onca çabadan sonra kurduğu yeni düzende, hayatının en mutlu günlerinde... Fikret Hakan, "Benden sonra Hümeyra dünyanın en iyi insanlarından ikisiyle evlendi ama onlardan da ayrıldı. Demek ki kabahat bende değilmiş" diyerek, iki kişiyi daha gündeme getirmiş. Ünlülerin dünyasında bugünün kavgalarına alışkınız. Zaten çoğu yarına bile kalmıyor, unutuluyor. Ama eskiler söz konusu olunca insan biraz daha farklı davranışlar bekliyor. Bi daha, bi daha acıtmak niye? Bunun adı başkasını üzerek kendini rahatlatma metodu mu oluyor?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA