Her topluluk kendi ihtiyaçları doğrultusunda kendi sözlüğünü oluşturuyor. Örneğin 'seviyeli beraberlik' tanımı magazin dünyasının ünlülerinin yaşamlarından çıkmıştır. Çünkü her şey o kadar seviyesizdir, o kadar günü birliktir, öyle kapkaç ilişkiler yaşanmaktadır ki, insanın bu kalabalık arasından sıyrılıp kendi farkının altını çizmesi için bir sözcüğe ihtiyacı vardır. O da 'seviye'dir... Sıradan bir vatandaş, kendisine ilişkisinin nasıl gittiğini soran bir arkadaşına "Seviyeli bir beraberliğimiz var" demez örneğin. Daha sıcak, samimi duygularla anlatır ilişkisini... Hayat hızla değişiyor. İnsanların ihtiyaçları da değişiyor. Tabii ünlülerin de. Dolayısıyla magazin terminolojisine her gün yeni sözcükler katılıyor. Yeni sözcüğümüz ise; ön flört dönemi. (Hani eskiden görücü usülü evlenen insanlar aileden birilerinin aracılığıyla bir pastanede falan buluşurlarmış ya, onun gibi bir şey bu da...) Anlayacağınız seviyeli ilişki öncesinde, o seviyeyi sağlayabilmek için insanların birbirini tanıması gerekiyor. Ve birbirlerini tanımaya çalışırken de karşılıklı olarak şu mesajı veriyorlar; "Seni hayatımın içine almıyorum ama dışında da tutmuyorum. Ama her an bir başkasıyla yer değiştirebilirsin." Dolayısıyla 'ön flört dönemi' ilişkide karşılıklı olarak bir mesafe kurulmasını sağlıyor. Olmadı, yürümedi mi, listeye hiç yoktan bir isim eklenmemiş oluyor. Bunu Hülya Avşar başlattı. Ali Güven'i 'hayatında değil ama ilgi alanında olan biri' olarak tarif etti. Ardından Seray Sever, "İlhan Mansız'la olan ilişkisi bitti" şeklindeki haberlere yanıt vermek için şöyle konuştu: Bir şey başlamadı ki bitsin. Tanıma aşamasında kaldık... Son olarak Aysu Kayacı iki aydır birlikte olduğu sevgilisi Uğursay Yeğin için "Sevgilim değil, çok iyi arkadaşım. Birbirimizi tanımaya çalışıyoruz" demiş. Bu ön flört dönemi yukarıda da belirttiğim gibi aşk listesinin uzayıp gitmemesini sağlayacak. Dolayısıyla hayatlar daha taşınılabilir ve pazarlanabilir olacak. Ama... Hani her işin bir süre sonra suyu çıkar ya! Ya bunda da çıkarsa? Örneğin, bugüne kadar en az 20 ilişkisini bildiğimiz bir manken (ismi lazım değil) ortaya çıkıp da "Onların hepsini tanımaya çalışıyordum" diyerek kendine 'erkek eli değmemiş insan muamelesi' isterse, o zaman ne yapacağız? Onu da yiyecek miyiz yani?