Büyük bir merak ve heyecanla beklediğim diziydi. Bu sezonun flaş yapımlarından biri olabilirdi. Ama Reyting Hazretleri'nin sabırsızlığı onu da olumsuz etkiledi.
Dizi, ilk bölümüyle beklediği reytinglerin altında kaldı. Daha ikinci bölümünde yönetmen değiştirdi.
En büyük handikapı, ilk bölümlerin temposunun yavaşlığı oldu. Artık kimse uzun peşrev faslına tahammül gösteremiyor.
İzleyici daha birinci sahnede, o öykü tarafından sarılıp sarmalanmak istiyor. Aksi halde önünde alternatif çok.
Tozlu Yollar'ın da en büyük hatası, karakter tanıtımları için olduğu yerde fazla patinaj yapmasıydı.
Hikaye bir türlü başlamadı. Başlayan öykücükler ise ilerlemedi. Seyircinin ve atv yönetiminin ne kadar sabrı kaldı bilmiyorum ama bildiğim o ki; dizi asıl dördüncü bölümünden itibaren başlayacak.
Esas öykü aslında Hanım Ağa'nın; kendisini aldatan kocasını, genç ve alımlı sevgilisinden geri almak için verdiği mücadele ile can bulacak.
Hanım Ağa, "Sen bana kocamı geri ver, ben de sana aradığın katili vereyim" deyince, hikaye bambaşka bir şekil alacak. (İçimden "Haydi Selda Alkor, çık sahaya" diye bağırmak geçiyor.)
Ama o sabır kimde var? İşte onu bekleyip göreceğiz... Yine de sabreden dervişin muradına ereceğini düşünüyorum.