Bir dönem ABD'de reytingler için "kanalizasyona" bakılırmış. Yok, şaka değil, gerçekten... Hangi programın reklam arasında kanalizasyona daha çok atık su karışırsa, onun daha fazla izlendiğine kanaat getirilirmiş. Yani reytingi, program sırasındaki "tuvalet molası" belirlermiş. (Kanal-izasyon filminden sonra bir daha sinema filmi çekmeyeceğini söyleyip, sifonu çeken sevgili Okan Bayülgen'in kulakları çınlasın) Malum, dünyanın her yerinde olduğu gibi bizim ülkemizde de reyting ölçümlerinin güvenilirliği hep tartışılır. Naçizane önerim şu: Bundan böyle reytingleri, belediyeler ya da altyapıdan sorumlu kuruluşlar açıklasın. Örneğin İstanbul'da bir gece önce hangi programın daha çok izlendiğini her sabah "İSKİ Raporu" ile öğrenelim!.. (Bu durumda güldürü dizilerinde kahkaha efektinin yerini, su sesi efekti alabilir!)