Pazar günü bir güzel insanı daha toprağa verdik. Spor muhabirliğine başladığım ilk yıllarda beraber Beşiktaş antrenmanlarını ve maçlarını takip ettiğimiz spor yazarı ağabeyim İlker Ateş de aramızdan ayrıldı. "İyi insan, iyi gazeteci, iyi eş" kombinasyonuna sahip ender kişilerden biriydi. Sevgili Erhun; babasını, Türkiye; başarılı bir spor yazarını, Beşiktaş camiası; bir gönüldaşını, İstanbul ise "beyefendisini" yitirdi. Kaderin cilvesine bakın ki, o benim şefliğimi yapmış, yıllar sonra ben de onun oğlu Erhun'a şeflik yapmıştım. Önce Kazım Kanat, sonra Vedat Okyar ve şimdi de İlker Ateş... Tamam, Kartallar yüksek uçar ama zamanından önce "bulutların üzerinde uçmalarına" bir türlü alışamıyorum...