Şarkılarını da severim, kişiliğini de... Eşini bırakıp, genç bir kadınla birlikte olması ise sadece kendisini ve ailesini ilgilendiren bir durum. Ama yıllardır kullandığı duru Türkçesi ve beyefendi, nazik davranışlarıyla ters düşen görüntülerini izlediğimde şoke oldum. Neco kendini kaybetmişti. (Ya da kendini bulmuştu, bilmiyorum.) Star Ana Haber'de izledim. Genç sevgilisiyle otomobiline binerken muhabir ve kameraman röportaj yapmak istedi. Neco çok sinirlendi. Önce kameranın kapatılmasını istedi. Gazeteciler oralı olmayınca tehditler savurmaya başladı. Tam otomobiliyle otoparktan çıkarken bu kez arabasından inip, küfür etmeye başladı... Evet, izin alınmadan çekilen ve yayınlanan görüntüler Basın Yasası'na göre suç teşkil etmektedir. Ama kameralar Neco'nun yatak odasında değil, kamuya açık bir alandaydı. Üstelik, muhabir "Bir kaç soru sorabilir miyiz?" diye izin almaya çalışıyordu. Bu sütunlarda magazinci meslektaşlarımızın özel hayatı ihlâl ettikleri durumları sıkça eleştirdim. Ama bu kez durum farklı. Gazetecilerin eylemi, özünde suç teşkil etse bile, cezayı vermek, hatta "infazı yapmak" Neco'ya düşmemeliydi. O Neco ki, yıllardır sahnede son derece asil bir duruş sergileyerek hayranlarının sevgisini, saygısını kazanmıştı. Ama ağzından çıkan galiz küfürler, yıllardır üst üste koyduğu tüm taşları devirecek kadar rahatsız ediciydi. Neco'ya yakışan, otomobiline binip, uzaklaşması ve sonra da eğer gerekiyorsa hukuki yollara başvurmasıydı. Böylece görüntüleri magazin programlarında 30 saniye ile sınırlı kalacak, ana haber bültenlerine taşmayacaktı. Eminim, o günkü davranışlarından Neco da pişmanlık duymuştur. Ama keskin sirke, küpünde durmuyor işte!.. Bu arada haberciliğin nerede bittiği, tacizin nerede başladığı konusunda da ciddi sınır ihlalleri yaşanmaya başlandı. Meslektaşlarımızın da mikrofon uzatıp, kayda girerken karşılarındaki insanın "ruh halini" biraz olsun göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Umarım, bu olaydan hem ünlüler, hem de magazinciler paylarına düşen dersi almışlardır.