Son yıllarda hayatın her alanında 'marka değeri' kavramı öne çıkıyor.
Bazen, insanlar üzerinde bile kurguluyoruz bu kavramı.
Sonuçta, farklı gruplardan, farklı mesleklerden insanların tümü, 'marka değeri'nin önemi üzerinde ortak noktada buluşuyor. Elbette bütün mesele, bu kavramın içini doldurmakta.
İşte bunu İzmir'den yetişen, değerli bir dostumuz gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz yıllarda da 'Marka Şehir' adlı değerli bir kitaba imza atan, Türkiye'nin önde gelen marka danışmanlarından, sevgili Muhterem İlgüner; bu kez dünyanın, bu alanda lider değerlendirme şirketi Brand Finance kurucu ve yöneticisi David Haigh ile birlikte yeni bir kitap yayınladı.
IŞIK TUTUYOR
İki uzmanın birlikte kaleme aldıkları bu kitap, gündemimizi çok sık meşgul eden bu konuya ışık tutuyor. Aslına bakarsanız, marka değerini farklı uçlardan inceleyen kitap, hem iş dünyası, hem akademisyenler ve bu konuya ilgi duyan herkes için, başucu kitabı olma özelliğinde.
Ege Bölgesi'nde ve İzmir'de markalaşma süreci yaşayan; bu konumlanmada bir 'marka değeri' üretme iddiasında olan tüm kurumların, kuruluşların yöneticileri, bu kitabı mutlaka incelemeli.
Çünkü marka değerinin önemi, stratejik pazarlama ve karar süreçlerine katkısı, değer tabanlı marka yönetimi konularının işlendiği bu kitap; konuyla ilgili geliştirilmiş, ulusal ve evrensel standartlara da yer veriyor. Kitabı okuyunca, hiçbir kurumun boşuna marka olmadığını, daha iyi anlıyorsunuz. Şurası bir gerçek ki, günümüzde hem şirketler, hem kentler, hem ülkeler; küresel rekabet üstünlüklerini sağlama noktasında, çok büyük bir uğraşın içindeler. İşte 'marka değeri' de, bu alanda başarılarının ölçümü için en gelişmiş kavramların başında geliyor. Markanın tanımından, değerlendirme yöntemlerine; muhasebeleştirmeden marka ağırlığına; marka lisanslamaya kadar, yeni tanışacağımız açılımlara da, yanıt bulabiliyorsunuz bu kitapta.
Bu nedenle, iki yazarın yıllara dayalı deneyiminden süzülmüş bu kitap, 'markalaşma' ve 'marka değeri' kazanma konusunda iddia taşıyanlara, çok güzel bir ışık tutabilir.