Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SEVİLAY YAZIYOR SEVİLAY YÜKSELİR

Hepimiz bir'iz... Biz hepimiz Ermeni'yiz!

Bir yandan hararetle devam eden bir seçim süreci yaşıyoruz. Diğer yandan ise müttefik kabul ettiğimiz ülkelerin bile altına imza attığı Ermeni Soykırımı gibi ağır bir suçlamayla mücadele ediyoruz. Ne denilir, nasıl denilir bilmiyorum ama Türkiye'nin işi gerçekten zor! Bazı Batılı ülkeler sanki nefes almamızı, yol yürümemizi istemiyor.
Evet! 1915'te yaşanan olaylarda ecdadımız maalesef korkunç, tarifi imkânsız olaylara sebep olmuş. Bu toprakların esas sahiplerinden Ermenilere zulmedip onları başka topraklara sürgüne zorlamışlar. Sadece sürgünle de kalmayıp birçoğunun ölümüne sebep olmuşlar; ancak bir asır önce yaşanan bu tarihi hatayı "soykırım yapıldı" deyip bugünün Türkiye'sinin yani bizlerin boynuna sarmaya çalışmak insanlıkla da insafla da bağdaşmamaktadır. Herkes şunu kafasına sokmalı artık! Bizim şu anda bir Ermeni sorunumuz yoktur! Az sayıda da olsa (Ki 70 bin kişi olduğu söyleniyor) o sürgünde hayatta kalmayı başaran Ermenilerle kardeşlik hukukumuzda bir sıkıntı da yoktur!
Geçmişte yapılan o korkunç hatayı telafi etmek elbette mümkün değil ama sonuçta 100 yıl evvel yaşanan o trajediyi, hayata insani pencereden bakan herkes yüreğinde hissediyor ve yaşıyor. En önemlisi devlet, mevcut iktidar ve yöneticileri bunu böyle hissediyor.
Ne dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da Başbakan Davutoğlu; "Çok üzgünüz ve Ermeni kardeşlerimizin acılarını paylaşıyoruz." Kimilerine göre kullanılan bu ifadelerin tek amacı Ermeni Diyasporası'nın tüm dünya üzerinde yürüttüğü lobinin başarılı olmasını engellemek. Yani böyle düşünenlere göre aslında bu devleti idare edenler yüreğinden gelerek vermedi bu taziye mesajlarını... Onlara göre, yapılan açıklamalar, alınan duruş göstermelik bir oyundan ibaret sadece. Peki bunun böyle olduğunu düşünenler kimler? Burada...
Hasbelkader 1915 zulmünden kurtularak ayakta kalmayı başaran ve hâlâ bu toprakların gerçek sahipleri olarak bizlerle birlikte hayatını sürdüren Ermeniler mi? Elbette ki değil! Kesinlikle değil!
Benim tanıdıklarım var. Çok sayıda hem de! Biliyor musunuz ne zaman diyaspora kaşımaya başlasa bu 'soykırım' meselesini en başta onlar rahatsızlık duyuyor bu suçlamadan. Tarihimizin en kötü anılarından biri olan bu duruma, huzurumuzu bozmak, ülkenin itibarını dış dünyada sarsmak anlayışıyla yaklaşan diyaspora ve paralel uzantıları asıl onlar üzerinde tahribata sebep oluyor. Çünkü onlar da bu toprakların esas sahipleri olarak bizlerle aynı duyguları paylaşıp iç dinamiklerimizin zarar görmesinden korkuyor. Bir de tabii... Maalesef Ogün Samast, Yasin Hayal gibi züppelerin hedefine oturmaktan endişe ediyorlar. Manyak mı yok bu memlekette? "Gideyim bir Ermeni'nin gırtlağını keseyim. Soykırım nasıl olurmuş göstereyim ve tabii bu arada da ünüme ün katayım" diyecek psikopat mı yok? Duyarlar mı? Kulak verirler mi bilmem ama bir daha yazmak ve altını kalın kalın çizmek istiyorum:
Diyaspora ve onun bu gaddarca yorumuna destek veren batılı ülkeler farkında ya da değil ama gerçek şu ki; soykırım iddiasıyla en çok bizlerle birlikte hâlâ yaşamakta olan Ermeni kardeşlerimizi üzüyor ve onlara zarar veriyorlar!
Yapmasınlar artık! Bizi bize bıraksınlar!
Ve bu kardeşlik anlayışının halel görmemesi için çeksinler o kötü niyetli ellerini üzerimizden! Biz bir'iz! Ve biz gerektiğinde 'hepimiz Ermeni'yiz' diyebilecek kadar gönlü geniş ve kardeşlikten başka hiçbir şeyin peşinde olmayan halklarız!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA